Çay Güzeli

50. Bölüm -PART 3

Bebekler, bölümü kesmek istemedim. Bir tık yetişkin içerik mevcuttur. Rahatsız olacaklar hiç başlamasın. Bölümü size kavuşturmak için çok acele ettim, o yüzden hatalar olabilir. Kusura bakmayın, Çokça öptüm😘😘

Bye💕

*

Saat gece yarısı çoktan geçmiş, bir buçuğa doğru yola çıkmıştı. Asiye rahatsızca kıpırdanırken gözlerini açtı. Birkaç saniye tavana bakıp nerede olduğunu hatırlamaya çalıştı. Kendine gelip doğrulmaya çalıştı ancak gelinliği pek izin vermedi. Kafasını çevirip baktığında Mustafa'nın tekli koltukta başını geriye atmış bir şekilde uyuduğunu gördü.

"Hay Allah." diye mırıldandı. Halbuki bir iki dakikalığına gözlerini kapatmıştı. Ayaklanırken çıkardığı hışırtılar Mustafa'yı uyandırdı.

"Perişan oldun orada, keşke uyandırsaydın beni." dedi Asiye mahçup bir şekilde ona bakarken. Mustafa hiç uyumamış gibi dinçti.

"Çok derin uyuyor gibiydin." dedi Mustafa ayağa kalkarak.

Asiye alt dudağını dişlerken bu işten artık çekinmemesi gerektiğinin farkındaydı.

"Şu gelinliğimin arkasını açar mısın?" diye sordu utana sıkıla.

"Tabi, dön arkanı."

Asiye arkasını dönerken elini duvağına götürdü. Allahtan duvağı taraklıydı da kolayca çıkarıp kenara koyabildi.

Mustafa önüne düşen inci düğmelere bakınca kaşları çatıldı.

"Kaç tane var burada?" diye sordu.

Asiye kıkırdadı. "Kırk bir tane, terzi dedi ki bu kırk bir düğmeyi sabırla açarsan muradına erermişsin."

"Vay arkadaş ya." diye mırıldandı Asiye.

Düğmelerin kendileri de ilikleri de o kadar minikti ki Mustafa koca elleriyle düğmeleri açarken zorlanıyordu. Nihayet dakikalarca uğraştıktan sonra düğmeleri açtı ancak bu seferde çaprazlamasına bağlı ipler vardı. Ucunda da kırk bir düğüm.

"Şaka mı ya?" diye sordu.

"Ne oldu?"

"Dünyanın düğümü var burada."

Asiye kahkaha atarken Mustafa düğümleri açmaya çalışıyordu.

"İllaki Merve'nin işidir, giyerken o yardım etmişti."

Asiye'nin uykusu iyiden iyiye açılmıştı.

"Sorarım ben ona."

Mustafa düğmelere uğraştığının iki katı zamanı düğümleri açarken geçirdi.

"Şükür bitti."

Asiye eliyle gelinliğinin göğüs kısmını tutuyordu düşmemesi için.

"Ben odaya geçeyim, bir duş alırım." dedikten sonra Mustafa'nın yüzüne bakamadan yanından geçti.

"Hıhım olur, yardım gerekirse seslen."

Asiye odaya girdiğinde kalbi bir kuş gibi kanat çırpıyordu. Gelinliğini hızlıca çıkarıp kenarda duran Josephine koltuğun üzerine düzgünce serdi. Ebeveyn banyosuna girip suyu açtı. Hızlıca banyo yapıp saçlarının kolay açılması içinde çıkmadan krem sürüp duruladı. Kenarda duran banyo havlusunu eninden tutup kendine sardı, ucunu göğsünün kenarından içeriye kıvırdı.

Saçlarından damlayan sular parkeleri ıslatırken eline aldığı tarakla saçlarını taradı. Çok heyecanlanmıştı, ne yapacağını düşünüyordu. Bu iş bu gece olmazsa bir daha asla cesaret edemezdi. İstemiyor değildi, ama tecrübesizdi ve insan bilmediği şeyden korkardı. Giysi dolabının kapağını açıp askıda duran gecelik takımını eline aldı. Merve'nin ısrarı üzerine bunu almıştı ama bu kadar cesur bir şey olmasını da beklemiyordu. Dizlerinin dört beş karış üzerinde biten havlu bile bu geceliğe göre çok daha usturuplu duruyordu.