43. Bölüm

13K 818 78
                                    

Asiye, makyajını tamamlayıp ayna da son bir kez kendine baktı. Kendini izlerken gülümsemeye çalıştı ancak elinde değildi. Son kez saçlarını derleyip topladıktan sonra darnideki odasından çıkıp alt kata indi. Ev son günlerde olduğu gibi yine kalabalıktı, iki amcası, iki yengesi, Filiz, Tekin, İrem, annesi, babası, ninesi ve Merve vardı.

"Off sütlüleri hep sen yedin abi ya!" diye söylendi İrem.

"Aç gözlülülük etmeyin, kaç gündür yediğiniz çikolatanın haddi hesabı yok!" diye azarladı Birgül yengesi çocukları.

"Kızma çocuklara yenge, benim babamda bu damar oldukça daha çok yerler o çikolatayı." dedi Asiye mutfak masasına otururken.

Suzan yengesi keki dilimlerken bir yandan Asiye'ye bakıp güldü. "Asma suratuni yengem, abimun bir kizi var ondan edeyi boyle. Hem kiz evi naz evi derler!"

"Yahu yenge bu akşam beşincisi düzenleniyor bu organizasyonun, babam hala pijamayla oturuyor içerde."

Evet, Mustafa ve ailesi bu akşam beşinci kere Asiye'yi istemeye geliyorlardı. Cemal beyin damarı tutmuştu bir kere, o Mustafa'nın iflahı kesilene kadar uğraşacaktı. Sonuçta vermeyeceğim dememişti, veriyorum da dememişti. Bu kadar insan da ne yapsın beş gündür sürekli aynı günü yaşıyorlar gibiydi. Gündüz bütün hazırlıklar yapılıyor, akşama misafirler geliyor, Ahmet bey Asiye'yi istiyor, Cemal bey ise biraz düşünelim, bugün gidin yarın gelin diyordu. Aslında ilk gece herkes bunu oldukça yerinde karşılamıştı, netice de bir kızı almak kolay değildi. Ama artık dün gece dördüncü sefer de aynı şey tekrarlanınca bu sefer Ahmet beyinde şarteller atmıştı. Bütün bu süreçte olan Asiye'ye oluyor, her gün staja gidip akşamında bu sinir strese katlanıyordu.

Merve ve yengeleri bu duruma gizli gizli gülerken Asiye onlara bakıp daha çok somurttu. Ninesi nasıl olsa Asiye'yi verecek diye Cemal beyin yaptığı bu işe şimdilik ses etmiyordu ama onunda sabrının bir sonu gelecekti, az kalmıştı.

"Biz Kadir'le iddiaya girdik. Bence bu akşam Cemal amcanın inadı kırılacak, ama Kadir en az üç sefer daha böyle gider diyor." dedi Merve dalgaya alarak. Asiye önündeki çay kaşığını ona fırlattı.

"İyi eğlence çıktı size de!" diye söylendi.

"Ay geliyorlar Asiye abla!" seslendi Filiz dışarıdan. Asiye diğer dört seferde olduğu gibi heyecanla yerinden kalktı. Üzerini düzeltti, bu akşam üzerinde boncuk işlemeleri olan füme rengi, boyu dizinin hizasında biten bir elbise giymişti. Aslında her akşam bu kadar süslenmekten gına gelmişti ama karambole gelirde babası 'evet' der diye şıklığından ödünde veremiyordu.

"Allah yardımcımız olsun!" diye mırıldandı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Allah yardımcımız olsun!" diye mırıldandı.

En önde Nermin hanım, arkasında Ahmet bey, onun arkasında sırasıyla Canan, Rıza ve en arkada Mustafa vardı. Canan'ın elinde bu kez gümüş rengi bir gondol vardı. Mustafa'nın elinde yine toz pembe renginde şakayık buketi vardı, her seferinde çikolata değişiyor ama çiçek aynı kalıyordu. Asiye yan bir gülüşle ona doğru bakarken Mustafa kafasını kaldırdı ve göz göze geldiler. Mustafa'nın üzerinde siyah şık bir takım vardı, yine her akşam olduğu gibi oldukça özenliydi.

Çay GüzeliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin