𝚝𝚎𝚗

495 72 25
                                        


Gemide çalışmanın ilk kuralı tabii ki suçlu olmak değildir.

Temiz insanlar balık yakalayıp satarak, oradan oraya konteyner taşıyarak hayatını kazanabilir.

Vergisini verir, parasını kazanır, akşam eve gittiğinde yediği yemek için çok çalışmıştır.

Vicdan rahatlığı her lokmayı daha lezzetli yapar.

Suçlu olmak da lokmaların tadını değiştirmez. Eğer cezanı çektiysen hala eski tadı alabilirsin yediğin yemekten ya da aldığın nefesten.

Suç işlemiş, tövbe etmiş ve artık temiz bir yaşam süren insanlar da vardır.

Herkes ikinci bir kez huzurla eve gitme şansına sahiptir.

Gecenin üçünde hafif çiseleyen yağmurda adımlayan uzun çocuk da bu şansa sahipti.

Kalbindeki inanç ve becerikli gençliği ona destek oluyor, bir kere daha başlamasını söylüyordu.

Her zaman olmak istediği gibi, erdemli ve huzurlu bir adam olması için çığlıklar atıyordu.

Yeşil saçlı reddetmişti bu çağrıyı.

Her ne kadar suçluluğun tadı ile kirletilmiş boğucu yemeklerden nefret etse de, reddetmişti.

Her şey baştaki gibi kalsa, o da erdemli olacaktı.

Belki de gemide çalışan işçiler gibi  evine dönüp gözlerini huzura kapatabilecekti.

Fakat buna izin verilmemişti.

İdealleri, hayatı, hayalleri, sahip olduğu her şey, onu iyi yapan her şey elinden alınmıştı.

Bir kere çıplak kalıp kötünün kollarına düşünce, ne kadar aptal olduğunu düşünmüştü bu çocuk.

Çarpık dünyanın çarpık bir parçasıydı.

Önündeki lezzetli yemek, cebindeki temiz para, altında uyuduğu güzel çatı...

Hepsi ancak gerçeği görmeyenleri rahatlatabilirdi.

Yeşil saçlı erdemli birisini değiştirecek şeyler görmüştü.

Erdemli birinin hayatında olmayan şeyler.

Bir kere gözünü kötülüğe açtığında, gerçeği fark ettiğinde erdem değerini kaybetmişti.

Erdem bir anda bir paravana, bir bahaneye dönüşmüştü.

Ahlak sadece bileğine bağlı zincirlerdi.

Ahlak ve erdemin dedikleri kötüyü yok edemiyordu.

Sadece senin görmeni engelliyordu.

Yunho bu gerçeklerle tanıştığında, bir daha asla unutmayacaktı.

Onun için doğru olan, ezileni kurtarmaktı.

Ama eğer bunu yaparsa ideallerinden vazgeçmek zorunda kalacaktı.

Yunho bir saniye bile düşünmedi.

Doğruya gitmenin tek yolu, kötüden geçiyordu.

Uzun çocuk para akladı, mal kaçırdı, vergide hileler yaptı, adam öldürdü, birilerini kaçırdı, kendinden nefret etti.

Artık girdiği bu yoldan dönüş yoktu. Ve ikinci şansını da kaybetmişti.

Çok sorun etmiyordu yeşilli bunu.

Herkes hayatta kalmaya çalışırdı. Doğruya gitmek de bir lükstü artık.

Limanın karanlığında son hazırlıkları yapıp açılan teknelerin önünden geçerken de bu lükse sahip olmayanları görüyordu yeşilli.

✞︎ 𝙋𝙤𝙧𝙩 𝙈𝙖𝙛𝙞𝙖 ✞︎ 𝘼𝙩𝙚𝙚𝙯Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin