𝚝𝚑𝚒𝚛𝚝𝚢 𝚎𝚒𝚐𝚑𝚝

283 45 99
                                        

Yunho kumral çocuğu kendine çekip merdiven altına sığındı.

Karanlık, iki duvarın arasında minik bir aralıktı ve görülmeyi engelliyordu burası.

Mingi'nin kollarında bu sefer o uzun zincirler değil, kısa bir tanesi vardı.

Ellerini önünde bağlıyor ve çok da rahatsız etmiyordu bunlar.

Yunho zincirleri değiştirmişti, sonra da Wooyoung'un da yardımıyla üst katlara çıkmaya başlamışlardı.

Kısa sürede 2. Katı geçmişlerdi. Fakat burada birden fazla Acemi ile karşılaşmışlardı.

"Onları göndereceğim, burada bekle."diye fısıldadı kumralın kulağına.

Mingi hafifçe kafasını salladı.

Sonra da yanından hızla uzaklaşan çocuğun kokusunu hissetti.

Yunho genel olarak, hangi parfümü kullanırsa kullansın, yüksek bir tepenin üstündeki çayırlar gibi kokardı.

Çiçek, biraz toprak ve insanı sakinleştiren ferah bir şeyler...

Kumral çocuk bu kadar yakın olmanın ikisine de işkence gibi geldiğini biliyordu.

Bu yüzden Yunho hızla üst kata çıkıp Acemilere net duyulmayan emirler verdiğinde, kendini toparlamaya çalıştı.

Çok geçmeden saklandığı aralıkta yeşil saçlının kokusu ve sesi bir kere daha yayıldı.

"Hadi..." dedi sessizce.

Sonra da ikili tekrar yola koyuldu.

En sonunda üçüncü ve boş kata ulaştılar.

Yunho, gözetlemek amaçlı yapılan odaya açılan pencereyi çevirip kumralın geçmesini bekledi.

Burası çatının en üstünde ve ana yolun tam tersine bakan bir odacıktı.

Ama iki tarafı da görebilecek camdan bir yapılandırmaya sahipti. Ordudan kalan tek iyi şey bu bina olabilirdi.

Mingi hızla etrafı taradı.

Ordu kuvvetlerinin ana üssü giriş kapısının oradaydı.

Geniş bahçedeki mayınları fark etmiş olacaklar ki, sadece ana yolu  kullanıyorlardı.

Fakat arka bahçede de üç ayrı birlik gördü Mingi. Askerler hazırlanmış, saldırı emrini bekliyorlardı.

Bu, kumral çocuğun hem sinirle hem de gerginlikle solumasına neden oldu.

Evlerinde başka birilerinin olması hoşuna gitmiyordu.

Gözlerini ana üsten ayırmadan sordu yeşil saçlıya.

"Düşündüğümüz gibi tam kuşatma yapıyorlar. Güvenebileceğin tek bir kişi bile olsa, var mı? Aşağı inip çıkabilecek biri yani. Her şeyin hazır olması lazım."

Yunho kafasını salladı. "Biri var. Aşağıda diğerlerini silahlandırıyor. Burada olduğumuzdan da haberi var. Birazdan gelir."

Mingi onaylayıcı bir ses çıkardı.

Sonra cama biraz daha yaklaştı gözlerini kısarak.

"Hay sikeyim..." dedi bir süre sonra.

Zincirli elleriyle camı hızla temizledi ve bir kere daha baktı.

Yunho kaşlarını çattı. "Ne? Ne gördün?"

Sonra kendisi de cama yaklaştı.

Kumral çocuk parmaklarından birini cama bastırdı.

✞︎ 𝙋𝙤𝙧𝙩 𝙈𝙖𝙛𝙞𝙖 ✞︎ 𝘼𝙩𝙚𝙚𝙯Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin