"Söylesene Woo, neden her görevin, sana verdiğimiz her bir görev, HEPSİ, sonunda gece kulüplerinde bitiyor?"
Yeşillinin yarım saattir yanında dikilip onu azarlamasını dinleyen Wooyoung şakaklarını ovuşturdu.
Sonra da dayanamayıp çıkıştı incelmiş öfkeli sesiyle.
"Aish! Bankerle görüşmek istiyorum demedin mi? Sessiz halletmek istiyorum dedin, ortağını bulamadım dedin. Ben de sana yardım ediyorum işte. Adam barlarda sürtüyorsa ben ne yapabilirim?!"
Yunho elini alnına dayayıp sinirle soludu.
"Neden sadece arayıp insan gibi bir görüşme ayarlamıyorsun? Ortağı ile öyle görüşüyordum ben."
Wooyoung oturduğu koltukta geriye yaslandı ve elindeki kalemi çevirmeye başladı.
"Numarasını bilmiyorum. Bürosu nerede onu da bilmiyorum. Bence evi bile yok bu arada."
Yeşillinin suratı yeni bir şok ifadesiyle çarpıldı.
"Bir milyoner banker, ama evi yok, öyle mi?"
Sarışın iç çekip kalemi masaya sertçe bıraktı.
"Parası olmadığından değil elbette. Sadece polislere basacak bir adres vermektense orada burada kalıyor. Çoğu zaman beş yıldızlı otellerde..."
Yunho şok olmuş gibi kafasını iki yana salladı.
"Hiç mantıklı değil."
Bacak bacak üstüne atan sarışın onu süzdü.
"Tch, diyene de bakın hele. Oldukça mantıklı.
Adam yolsuzluk yapan ve etrafta sürten bir azgın.
Lider çeteyi kurarken benden bir hileci bulmamı istemişti, ben de buldum.
Sonuçta ben de orada burada sürtüyorum, başka kimi tanıyabilirim?"
Yunho bıkkın bir yüzle ekledi.
"Sen de azgınsın."
Sarı saçlarını rahatça geriye tarayan çocuk yanıtladı ona bakmadan.
"Ah, Yunho-yah, insanları yaşam şekline göre yargılamamalısın."
Yunho şimdiden bu görevde sabrının sınırına gelmiş gibi hissediyordu.
"İyi, peki, her neyse, bu akşam gidelim. Umarım dediğin kadar iyidir aranız."
Wooyoung gülümseyerek bir öpücük gönderdi yeşilliye.
"Merak etme fıstık, sadece bana güven."
Uzun çocuğun yüzünün saçıyla aynı renge döndüğünü görünce de koca bir kahkaha attı.
. . .
Gecenin iyice koyulaştığı saatlerde, bir yeraltı kulübünün giriş kapısında iki silüet dikiliyordu.
Uzun olan, güzel giyimli sarışının önden gidip kısa merdivenleri inmesini, ardından şifreyi vermesini beklerken çevreyi kolaçan etti.
Burası Zaba'nın aksine oldukça pahalı bir caddede kurulmuştu.
Şehrin en büyük gece kulübü olduğu söylenirdi ve sıkı güvenlik de buranın basit bir yer olmadığını anlamaya yetiyordu.
Wooyoung aşağıdan elini sallayarak Yunho'ya gelmesini işaret etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✞︎ 𝙋𝙤𝙧𝙩 𝙈𝙖𝙛𝙞𝙖 ✞︎ 𝘼𝙩𝙚𝙚𝙯
Fanfiction♧ Æsir. İskandinavların savaşçı tanrıları. Zduhać. Ejder adamlar, fırtına getirenler, gece gelenler... Kelt kültüründe insanların bedeninde yaşayan koruyucu gece ruhları. Onların isimleri bu. Evleri bu. Hayatları bu. Bu iki çete onların ait olduğu y...