𝚝𝚠𝚎𝚗𝚝𝚢 𝚜𝚎𝚟𝚎𝚗

312 48 30
                                        

"Hyung... Tam olarak ne oldu?" diye sordu Yunho, Hongjoong'a bakıp iç çekerek.

Liderleri "Bu işi ben hallederim." diyerek dışarı çıkmıştı.

Döndüğünde ise sinirli solukları ve stresli tavırlarıyla odada dolaşmaya başlamış, paltosunu bile çıkartmak için durmamıştı.

Ve şimdi de Yunho hafifçe sızlayan başını ovuşturarak bu sinirli kısa çocuğun ağzından laf almaya çalışıyordu.

Lider yeşillinin sorusu üzerine sonunda girdiği öfkeli halden kurtuldu ve hemen önünde durdu sağ kolunun.

Derin bir iç çekti ve dimdik olan omuzları iki yana düştü.

"Sanırım bu sefer normalden de kötü durumdayız."

Yunho kaşlarını çattı.

Yine neler dönüyordu?

"Hyung, biliyorum yorgunsun, fakat her şeyi tek tek anlatsan olmaz mı? Belki çözüm bulmana yardımcı da olur bu?"

Kısa çocuk kafasını salladı ve daha ağır bir şekilde odadaki turlamasını sürdürdü.

"Dedektif benimle ve Şeytan'la buluşmak istemişti. Bize vereceği bazı haberler olduğundan bahsetti."

Zduhać'ın liderinin zehirli ismi ve dedektifin ani çağrısı bile uğursuzdu.

O kadar ki, Yunho bu konuşmadan kıyametin yaklaştığını bile sezebiliyordu.

Hongjoong bezgin ve gergin sesi ile devam etti.

"Devlet bizi arıyormuş."

Bu şaşırtıcı değildi. Sonuçta artık Liman Mafyası olması beklenenden daha güçlüydü.

Devlet de biraz aba altından sopa gösterip asıl büyüğün kim olduğunu gösterecek ve hatrı sayılır bir miktar para yiyecekti.

"Kötü olan bu mu? Birkaç milyar ile çözülecek bir şey bu?"

Lider sinirli bir sesle güldü.

"İnan bana sadece bu olsaydı mutlu bile olabilirdim..."

İç çekip devam etti sözlerine.

"Biraz daha lafladıktan sonra kalktı. Ben de kalkacak oldum fakat masadaki o lanet herif... Her neyse, Zduhać ortadan kaybolan para mevzusunu öğrenmiş."

Para mevzusu.

Yunho'nun acıyla zonklayan beyni o yeraltı barının ışıkları ve yoğun kokusunun anıları ile doldu.

İçinden bir ses o gece Ejder'in de orada olmasının bir tesadüf olamayacağını söylüyordu.

Zduhać geceye hükmederdi. Elleri bilinmeze uzanır, kulakları en gizli sırları duyardı.

Her ne kadar nefret etse de, kabul etmeliydi ki bu yönden Aesir'den çok daha yeteneklilerdi.

Fakat kötü haberler bitmemişti.

"Şeytan aramızda bir hain olduğunu ima etti, ve birkaç şey daha... İşin özü, bizden bağımsız devriye yapmak istiyor, herhangi bir güveni kalmamış."

Yunho'nun boğazına çiğnemesi imkansız bir taş gibi oturdu hain sözcüğü.

"Bu... Bu resmen saygısızlık. Ve oldukça mantıksız. Sadece olup olmadığı bile belli olmayan birkaç hesap hatası yüzünden mi yani?"

Hongjoong sinirle tekrar sırıttı.

"Elbette sadece bu değil, ama bu da tuzu biberi oldu tüm bu saçmalıkların üstüne.

✞ 𝙋𝙀𝙧𝙩 𝙈𝙖𝙛𝙞𝙖 ✞ 𝘌𝙩𝙚𝙚𝙯Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin