"Buradan ayrıldığım için mutluyum." diye mırıldandı Kenma, camdan dışarı bakarken. Sabah annesiyle babası gelip çıkış işlemlerini yaptıktan sonra Kenma ve Kuroo'yu alıp arabaya geçmişlerdi. Evle hastane arasında çok yol yoktu ama kimse eşya taşımak istemeyeceği için arabayı almışlardı.
"Normale dönmeye başlıyoruz öyleyse." Kuroo'nın moral verme amaçlı söylediği şeye gülümsedi çocuk. Normalinin ne olduğunu unutmuş olmasına rağmen yine de mutlu olabilmeyi umut ediyordu. Belki hiçbir zaman tam olarak eskisine dönemeyecek olsa da en azından çabalayacaktı.
"Mama içmeyi bırakana kadar normale dönemeyiz." diye mırıldanarak güldü Kenma. Bir yeme planı vardı elinde, buna uymak zorundaydı. Ayrıca mamaya da devam etmesi gerekiyordu bir süre daha.
Eve varmaları çok sürmemişti. Babası ve Kuroo eşyaları eve taşırken Kenma annesiyle birlikte içeri girdi hemen. Önce odasına çıktı, etrafa bakınca içi bir kötü olmuştu. Kendine yaptığı eziyetler tek tek gözünün önüne gelmişti sanki. Orada durabilecek gibi hissetmediği için çıkıp salona ilerledi.
Kuroo elindeki koliyi yere bırakıp Kenma'nın karşısına oturdu. "Özlemiş misin evini?" Kenma başını iki yana salladı. "Odama girince çok kötü hissettim. Bir an en başa dönmüş gibi oldum."
Düşünceli bir şekilde "bu iyi değil." diye yanıtladı onu çocuk. "Birkaç gün bizde kalmak ister misin?" Kenma başını kaldırıp baktı ona. Evet, bunu isterdi.
"Evet, çok iyi olur. Teşekkür ederim."
"Kenma! Teşekkür etmemeni söylemiştim. Hem benim de işime geliyor zaten." derken gülümsemişti.
"Annen izin verir mi? Önce ona sormalıydık."
"Zaten benim odamda kalacaksın, ona ne?"
"Onu çok göz ardı ediyorsun."
"Hak ediyor biliyorsun." Kuroo anne ve babasına düşman büyümüştü neredeyse. O çocukken sürekli kavga eder, nefretlerini ona da yansıtırlardı. Karmaşa içinde büyümüştü bu yüzden.
Aslında babası annesinden daha iyiydi ona göre. İlk başta babasıyla gitmeyi düşünmüştü ama Kenma'dan ayrılmak istemediği için annesiyle kaldı. Gerçekten burada olmasının yegane sebebi Kenma'ydı.
"Tanrım, yarın okul var!" diye sızlandı Kenma. Gerçekten o kadar korkuyordu ki, birkaç gün daha gitmemeyi bile düşünüyordu.
"Endişe etme, bir şey olmayacak."
"Nereden biliyorsun?"
"Biliyorum işte." Biliyordu çünkü öğretmenlerle konuşup öğrencilere bilgi vermelerini istemişti. Kimsenin Kenma'nın vücuduyla ilgili yorum yapmaması çok önemli olduğu için herkesin duymasını böyle sağlamıştı.
"Aklıma bir şey geldi." Kenma sorar gözlerle baktı ona. "Bana senden sıkılacağımı söylediğini hatırlıyor musun?" Evet hatırlıyordu. Sanırım ona haksızlık etmişti.
"Üzgünüm."
"Üzül diye söylemiyorum. Sadece..bak işte, ben seni bırakmıyorum. Hiçbir zaman da bırakmayacağım. Bunun farkında olmanı istiyorum."
"Artık farkındayım." diyerek hafifçe gülümsedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
promise || KuroKen
FanfictionİÇERİK UYARISI:YEME BOZUKLUĞU, DEPRESYON Aşklarım lütfen bir yeme bozukluğu ya da bozulmuş yeme davranışı yaşıyorsanız, hatta yaşamasanız da sizi etkileyeceğini düşünüyorsanız lütfen okumayın.