Ara Bölüm

2.9K 291 240
                                    

"Sanırım gastronomi okuyacağım." diye mırıldandı Kuroo, yaptıkları limonlu cheesecake'e bakarken. Canları sıkıldıkça yiyecek bir şeyler yapıyorlardı ve bundan kesinlikle şikayetçi değildi. Kenma biraz öyle olsa da bunu dile getirmiyordu çünkü Kuroo gerçekten mutlu oluyordu bunlarla.

"Bunun dinlenmesi lazım. Şu an yiyemeyeceğimizin farkındasın değil mi?" Kuroo üzgün bir ifadeyle başını sallayınca Kenma hafifçe gülümsedi. Onun çocuksu davranışları komikti.

Salona geçtiklerinde Lou'nun koltukta yatıyor olduğunu gördüler ve rahatsız etmemek için ayrı ayrı oturmak zorunda kaldılar. Rahatsız edildiği zaman çok çirkef bir kediye döndüğü için kendilerini riske atmak istemiyorlardı tabii.

Televizyonda bir yarışma programı oynuyordu. Ona bakıyorlardı ama Kuroo'nun aklına ödevi olduğu gelmişti. Oflayarak ayağa kalktı.

"Ne oldu?"

"Ödevim vardı, şimdi hatırladım. Onu yapmam gerek. Odaya geçiyorum, gel istersen."

"Şu bitsin, gelirim." dedi televizyonu göstererek. Kuroo başını sallayıp odasına ilerledi.

Neredeyse on dakika geçtikten sonra yarışma bitmiş, Kenma televizyonu kapatıp kalkmıştı. Odaya gitmeden önce mutfağa gitti cheesecake'e bakmak için. Aslında bakacak bir şey yoktu ama bakmak istemişti.

Canı çok çekiyordu. Her ne kadar korkutucu bir yiyecek olsa da Kuroo ona öyle bir cesaret veriyordu ki, yeme isteği geliyordu.

Bir şeyler yemek istiyordu ve bu şey cheesecake olmamalıydı çünkü birlikte yiyeceklerdi onu. Ne yiyebileceğine baktı. Canı saçma bir şekilde peynir çekmişti. Peynir kabını çıkarıp bir dilim de ekmek aldı ve üstüne biraz peynir koyup yemeye başladı.

Elindeki bitmişti ama dahasını istiyordu. Aç olmamasına rağmen bu kadar istemesi kötü hissettiriyordu ama duramıyordu da. Ekmeği bittikten sonra peynir yemeye devam etmişti. Tuzlu bir şey yedikten sonra tatlı ihtiyacı duyduğu için cheesecake'e takıldı gözleri. Bir dilim yese Kuroo'ya ayıp olur muydu acaba?

Kendini tutmaya çalıştı ama sanki bedeni kontrolünde değildi. Cheesecake'i çıkarıp bir dilim kesti ve tabağına koydu. Normalde yavaşça yerdi ama şimdi kocaman bir parça almıştı ağzına istemsizce. Niye böyle olduğunu bilmiyordu ama hızlı hızlı -tıkınır gibi- yiyordu. Karnının ağrıdığını hissetti ama duramıyordu. Bir dilim daha yedi. Çok tatlı gelmişti, tadı geçsin diye bir parça ekmek attı ağzına.

'Neden duramıyorum?' diye geçirdi içinden. Elini kontrol edemiyordu sanki. Biraz daha ekmek yemişti. Sonra cheesecake'i daha fazla yememek için dolaba koydu ama yeme isteği hâlâ geçmemişti. Çekmecelerden birini açarak çikolata aldı ve onu da yemeye başladı.

'Tanrım! Pişman olacağımı bilmeme rağmen neden duramıyorum?' diye düşündü ama gerçekten sanki vücudundan ayrıydı şu an. Çikolatadan sonra kasede duran küçük şekerlerden attı ağzına. Karnı feci bir şekilde ağrıyordu ve midesi bulanmaya başlamıştı. İlk kez böyle oluyordu. Sanırım yaşadığı şey bir yeme atağıydı.

"Tamam dur artık Kenma! Dur artık!" Mutfaktan çıkması gerektiğinin farkındaydı. Koşar adımlarla lavaboya ilerledi. Gözleri dolmuştu, ağlamamak için zor tutuyordu kendini. İradesini kaybetmişti, yemeklere saldırmıştı neredeyse. Hem de aç bile değildi.

promise || KuroKenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin