"Konulardan geri kalmışım bayağı. Anlamak zor oluyor."
"Bildiğime yardımcı olurum biliyorsun." Kenma başını salladı. Fukunaga'yı yormamak için not istememişti, kendisi kitaptan çalışmıştı biraz biraz. Ama bir hayli geride kalmıştı. Toparlamak zor olacaktı.
"Bir saat daha çalışalım, sonra yemek vakti."
"Verilen listedekileri yemek zorunda mıyım? Çok sıkıcı."
"Bence değildir. Onların yerini tutacak bir sürü şey bulabiliriz. Ya da...canının istediğini yemelisin bence. Böyle olunca yine bir plana bağlı kalıyorsun, yeme özgürlüğün olmuyor."
Kuroo'nun bilgili olmasından o kadar memnundu ki. Annesi -hele ki babası- böyle değildi. O yüzden burada kalmak daha da iyiydi onun için.
Kuroo çaktırmadan baktı Kenma'ya. Geçen günkü itiraftan sonra hiçbir şey olmamıştı. Unutulup gitmişti sanki. 'Demek ki aynı şeyleri hissetmiyor.' diye düşünmeden duramıyordu.
Daha bir saat olmamıştı ama Kuroo ikisi de sıkılmıştı. Hem Kuroo dikkatini hiç verememişti zaten."
"Bitirsek mi? Çok sıkıldım."
"Ben de."
"O zaman mutfağa gidip bakınalım gel."
Mutfağa ilerlediler. Kenma sandalyeye otururken Kuroo dolabı açmıştı. "Yemek yemek için size mi gitsek?" diyerek güldü. Annesi bir şey hazırlayıp bırakmamıştı ve kendi yapabildikleri de sınırlıydı.
"Olur."
Sadece anahtarları alarak çıktılar evden. Evin önüne geldiklerinde Kenma zile bastı. Annesi açmıştı kapıyı.
"Hoşgeldiniz çocuklar. İçeri gelin."
İçeri girdiklerinde kadın yine konuştu. "Ne oldu? Sıkıldınız mı?"
"Hayır da..yemek yemeye geldik." diye mırıldandı Kenma. Sırf yemek için eve uğraması komikti.
"E tabii, anne yemeği gibi olmaz sizin yaptıklarınız. Geçin masaya, hemen hazırlayayım sofrayı."
On beş dakika içinde hazırdı masa. Çorba, pilav ve etli sebze yemeği vardı. Kadın tabii ki de çocuklarım tabaklarını doldurmuştu bayağı. Kenma çekingenlikle baktı masaya ve derin bir nefes aldı. Şu ana kadar iyileşmiş olması gerekirdi, o yüzden kimseye belli etmemeliydi hâlâ çok iyi olmadığını.
"Okul nasıldı?"
"İyiydi. Beklediğim gibi olmadı."
"Ne bekliyordun?"
"Kesin birisi 'kilo almışsın' diye yorum yapar sanıyordum. Ama Kuroo sağ olsun, kimse yapmadı."
"Çocukları tehdit mi ettin?" diyerek güldü kadın Kuroo'ya bakıp. Kuroo da gülüp başını salladı. "Kenma için katil bile olabileceğimi biliyorlar."
"Abart." Kenma gözlerini devirip konuştu. "Hocalarla konuşmuş herkesle konuşsunlar diye. Benim açımdan biraz utanç verici olsa da..işime geldi."
"Ah Kuroo, çok düşüncelisin."
"Teşekkürler."
"Kuroo'yu evlatlık almaya yakınsın gibi hissediyorum."
"Kıskanma Kenma." derken sırıtmıştı Kuroo.
"Yemekten sonra da biraz kalacak mısınız?"
"Biraz oturabiliriz evet."
"Anne nintendomu nereye koydun?"
"Odanda. Yemeğin bitsin, çıkıp alırsın." Çocuk başını sallayıp pilavını yemeye devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
promise || KuroKen
FanfictionİÇERİK UYARISI:YEME BOZUKLUĞU, DEPRESYON Aşklarım lütfen bir yeme bozukluğu ya da bozulmuş yeme davranışı yaşıyorsanız, hatta yaşamasanız da sizi etkileyeceğini düşünüyorsanız lütfen okumayın.