Keyifli okumalar dilerim....
İlahi Bakış Açısı
İstanbul'a döndüklerinde akşam saatlerini gösteriyordu. Leyla'yı eve bıraktıkları sırada Martin'de onunla içeri girmiş ve kimsenin olmadığını gördüğünde şaşırmıştı. Feride'nin bu saatlerde evde olmamasını şaşırtıcı bulurken herhangi bir şey söylemeden evden çıktı.
Daha sonrasında kendi evlerine geçtiklerinde sevgilisinin valizlerini taşıyıp, eve girmeden öpüp kendi evine geçmişti. Şimdi ise arkadaşları bir köşeye dağılmış, uzanıyorlardı.
"Acıktım ben, Gökkuşağı bir şeyler hazırlar mı?"
Martin alayla sırıtarak arkadaşına baktı.
"O yapar ama ben izin vermem."
"Neden?"Mario pestili çıkmış gibi uzanırken seside oldukça güçsüz geliyordu. Yoğun soğuk hava bir anda bünyesine kötü gelmişti.
"O da yorgundu, dinlense iyi olur."
Mario sessiz kaldığında Martin oturduğu yerde dikleşti ve iki arkadaşına da göz gezdirdi.
"Neler yapabilceğimizi konuşalım mı?"
"Şimdi mi?"
"Bir atasözü vardır Mario, vakit nakittir... O yüzden evet şimdi."
Mario yerinde dikleşirken, Danilo'da boğazını temizlemişti.Bayılırdı böyle gizemli işlere, bu yüzden karşısında ciddiyetle duran adamı dinlemeye koyuldu.
"Bu kadın birileri ile iş birliği yapıyor, ilk önce bunu öğrenmeliyiz... Kadın tam bir şöhret meraklısı, babamla birlikte gelen ünlülüğünü kaybetmek istemediği belli eğer onun açığını bulursak ve bununla tehdit edersek eminim ki hisseleri bıraktığı gibi hayatımızdan da çıkar. "
" Belki onun için parası daha önemlidir. "
Danilo düşünür gibi konuştuğunda Martin omuzunu silkti.
"Bizde para teklif ederiz yeter ki önceliği hisseleri vermek olsun."
Mario çenesini sıvazlayıp mutfağa gitti ve geri geldiğinde elinde içki şişesi ile bardakları duruyordu. Üçüncü bardağa dolduracakken Martin eli ile durdurdu.
"İçmeyeceğim."
"Bir kadeh içseydin."
"Şimdi Gökkuşağı'nın yanına inerim, hoşlanmıyor o pek."
Mario sinsi bir şekilde güldüğünde Martin kendine gelen ima ile gözlerini devirdi.
"Neyse şöyle olacak, Danilo benimle şirkete gelecek orada bir şeyler yapacağız, Mario sende kafede olacaksın.... Gelen gidene çok dikkat etmeni istiyorum."
İkili komutanlarından gelen emirler gibi Martin'i onaylarken Martin son derece titiz davranmaya çalışıyordu. Bu işi bir an önce bitirip Gökkuşağı ile huzurlu bir hayata adım atmak istiyordu.
"Ben Gökkuşağı'na bir gideyim."
Martin ayağa kalktığında Mario sırıtarak konuştu.
"Kız yorgundur şimdi gitme istersen."
Martin koltuktan aldığı bir yastığı ona attığında Mario havada yakalamıştı.
"Kapa çeneni."
Martin evden çıktığında hızlı bir ritimle merdivenleri indi ve sevdiği kadının kapısına gelince saçını geriye yatırıp sakallarını sıvazlayarak düzeltmeye çalıştı. Zile basarken hafifçe burnunu çekip bir kolunu kapıya yasladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖKKUŞAĞI
RomanceRomantizm #1 Mizah#5 ~~~ Adamı süzmeyi bırakıp"Buyrun ne istemiştiniz.?"dedim. " Aslında yağmurdan korunmak için girmiştim ama... Gaelic Coffeeniz var mı? " Adamın istediği kahve alkollü bir kahveydi. O yüzden bende yoktu. " Maalesef bizde bulunmu...