GÖKKUŞAĞI

🌈57/G⭐

Keyifli okumalar dilerim...
Yazım yanlışları varsa mazur görün kontrol edemedim 🙏

Gökkuşağı Yıldız

Karanlık yollardan geçerken yanımda kendini yola odaklamış adama baktım.Elim istemsizce sakallı yüzünü bulduğunda hafifçe gülümsediğini gördüm.

"Bana tepki göstermedin?"

"Ne için bebeğim?" gözleri kısaca beni bulmuştu.

"Elbisem oldukça açık ve biraz olsun tepki göstermeni beklemiştim."

İçine derince bir nefes çekti ve yırtmacımdan açılan bacağıma elini koydu, olduğu yeri okşadı.

"Benden bir tepki beklediğin halde giymek istedin değil mi?"

Bir kaç saniye cevap vermediğim de beni destekler nitelikte bacağımın iç kısmını sıktı.

"Evet istedim." başımı da bunu destekler nitelikte salladım.

"Ee bunun üstüne bana söz düşmez." dediğinde bir kez daha aşık oldum.

"Of bir çok erkeğe benzemediğin için çok şanslıyım, buna abim de dahil."

"Güzelim, kısıtlanması gereken kişi kadınlar değil onlara sapkınca yaklaşan erkeklerdir."

"Düşüncelerine bayılıyorum."

"Keşke düşünce olarak kalmasa da gerçeklere uygulansa ama hep tam tersi olarak ilk önce kadınları kısıtlamaya alıyorlar."

"Çok haklısın, bir dönemler abimde aynıydı."

"Daha öncesinde ne yaşadın bilemem ama seni tek başına ayaklarının üzerinde durman için İstanbul gibi büyük bir şehir de tek bırakmaları bile çok gurur verici."

"Haklısın." diyerek mırıldandığım sırada bacağımda duran eli hafifçe yukarı doğru çıkmıştı.

"Bunları söylemem seni kıskanmayacağım anlamına gelmez."

"Kendinizle mi çelişiyorsunuz acaba Martin Bey?"

Dediğime sadece kahkaha atmıştı. Çok zaman geçmeden de davetin yapılacağı otele gelmiştik.
Arabadan çıkmadan uzun paltomu üzerime geçirdim ve çantamı aldım. Üzerimde biraz gerginlik vardı ama atlatabilceğimi düşünüyordum.

Martin ile el ele tutuştuğumuzda bedeninin kaskatı olmasıyla duraksadım.

"İyi misin?"

"Gerginim."

"Sakinleş lütfen, her şey iyi geçecek."
Onu beklemeden topuklu ayakkabıların üstünde doğruldum ve dudağına dudaklarımı bastırdım. Alt dudağını dudaklarımın arasında ıslatıp bıraktığımda bir eli çoktan boynumu bulmuştu.

"Şimdi yapılacak iş mi?" gözleri buğulu bakarken gözlerimi kapattım ve şirine gülümsedim.

"Her an her yerde her şey yapabilirim."

"Ucu açık bir söz oldu."

Tekrardan yürümeye başladığımız sırada Martin ile bize dönüp bir daha bakıyorlardı. Hem az önce ki sahneden olmalıydı ki bir anda nasıl öyle bir şey yaptım bende bilmiyorum. Hem de kıyafetlerimizin anormalliği olmalıydı.

Martin'e oldukça salaş siyah bir gömlek çıkarttığım da kumaş pantolon giymesini istemiştim ama o itiraz edip dar kesim gelen kotunu giymişti. Bir de siyah postallarını giyip kombinini tamamladığında benim kombinimin şıklığına biraz ters düşmüştü.