þróun •Monsta x

pt. 41 "Şaraplar Aşkına!"

Kihyun, içinde bulunduğu duruma ve Hoseok'a küfür ederken, telefonunu çıkardı.

Hoseok:
: İki gram aklınla ne yapmaya çalıştığını bilmiyorum güzel kardeşim ama bunun sonucunda götüne girecek direği önce kızgın ateşte döveceğim merak etme. İyi akşamlar.

"Gitmiyor muyuz?" Dedi Minhyuk. Kihyun başını kaldırarak ona baktı.

"Aslında önemli bir şey değil. Şuradan tek başıma on dakikada da gidebileceğim bir yer. Hoseok bi bok varmış gibi getirdi buraya ama sen takılma ona."

"Uzak olduğunu söyledi." Dedi Minhyuk. "Hazır buradayken gidip gelelim bence. Bir daha uğraşmamış olursun."

Kihyun, sıkıntıyla nefes verdi. Sonra da hızla fikrini değiştirip arabanın kapısını açtı ve bindi.

Minhyuk da yüzünde oluşan gülümseme ile kapıyı açtı ve bindi.

Sessiz bir şekilde, hiç konuşmadan yola çıktılar.

🩹

"N'apsam," dedi Hyunwoo dört dönerken. "Arasam mı n'apsam?"

Changkyun, yayıldığı koltukta daha da yayıldı ve elindeki cips paketinden bir tane daha cips alarak ağzına attı.

"Sevgili Hyungum," dedi ağzındakini yutunca. "Ne diyeceksin? Şey, sevgilin var mı diye aradım da- mı diyeceksin?"

Hyunwoo, gözlerini etrafta gezdirdi. "Yani." Dedi Changkyun'un karşısındaki tekli koltuğa otururken. "Evet."

Changkyun, gözlerini devirerek başını önüne eğdi. "Hyung," dedi sessizce. "Eğer benden küçük olsaydın sana tam şu an bir şey derdim ama neyse ki benden büyüksün."

"Ay götüm." Dedi Hyunwoo. "Çok bilmiş."

"Ya Hyung," dedi Changkyun ciddiyetle doğrularak. " Kızı normalde bir kere bile aramadın manitası olunca mı arayacaksın?"

"Manitası falan deme bak kafanı fare kapanına sokarım senin!" Şiddetle kalktı ayağa. "Manita diyo amınakoduğum."

"Pardoon~" dedi Changkyun. "7/24 birlikte olduğu, gülüştüğü, sevdiği birey diyecektim."

Bununla birlikte Hyunwoo lazer saçan gözleriyle Changkyun'a döndü.

Hızla onun oturduğu koltuğa doğru giderken Changkyun korkuyla ayağa kalkmıştı bile.

Hyunwoo ve Changkyun arasında kısa bir kovalamaca yaşanırken, Changkyun merdivenlere yönelip üçer beşer çıkarak odasına kaçtı.

"Amınakoduğum," dedi Hyunwoo. "Siktir git lan odana sittin sene çıkma ordan! "

Sonra sinirle yeniden bir koltuğa oturdu. Elindeki telefonuna bakıp bakıp durdu. "N'apsam arasam mı ki?" Dedi stresle. Sonra, durdu ve gözleri faltaşı gibi açıldı. "Onunla mı birliktedir şu an acaba?"

Sonrasında, düşünmekten kafayı yiyeceğini fark edince, derince nefes vererek koltuğa yaslandı.

"Anasını sattığımın dünyası."