þróun •Monsta x

Pt.18 "Tek başına değildi, değil mi?"

Hyunwoo büyük bir sevinçle hastane odasına girdiğinde direkt olarak Hoseok'a yöneldi.

Koltukta oturmuş telefonuyla uğraşan arkadaşının kafasına bir şaplak indirdiğinde, yankılanan sesle herkes -Changkyun ve Kihyun- onlara döndü. 

"La bebe," dedi telefonunun ekranını gösterirken. Minyeon'dan gelen mesajı gösteriyordu. "Oku."

"Cumartesi olacak olan gösteri iki ay sonraya ertelenmiş. Okulun sitesine yazılmış."

Hoseok, mesajı dışından okuduktan sonra Hyunwoo'ya baktı.

Hyunwoo ona gülümseyerek bakarken, o bir hışımla ayağa kalıp kalçasına sert bir tekme indirdi Hyunwoo'nun.

"Lan at eyeri!" dedi bağırırken. "Ben bunu zaten biliyorum deve hörgüçlü! Kafama attığın şaplağın hesabını ver!"

"Oğlum madem biliyorsun ne diye söylemiyorsun o zaman maymun ağızlı!"

Changkyun ve Kihyun onların bu atışmasını gülerek izliyorlardı.

Bir süre sonra duruldular ve yorularak koltuğa yığıldılar.

"Biliyorsunuz," dedi Hoseok sonra. "Ben Hyungwon ile ekibim. Şarkı yazmamız gerek."

"Hiç başlamadınız mı?" Dedi Kihyun yattığı yerden.

Hoseok kafasını iki yana salladı. "Vakit olmadı ki."

"Şimdi bol bol vaktiniz var." Dedi Changkyun.

"Minhyuk'un olduğu hastaneye gideyim. Hyungwon'sa oradadır. O sırada konuşurum onunla da.  Hem, Minhyuk'un durumunu da sorarım."

Kihyun hızla onayladı. "Olur, olur. Minhyuk'u mutlaka sor ama. Iyi olduğundan emin ol, Hoseok."