Kihyun ve Changkyun, olayı, buluştukları yerde otururken Hyunwoo'ya anlatmışlardı.
"Ee," dedi Hyunwoo. "Hoseok nerede yani şimdi?"
Changkyun gülerek çilekli milkshakeini yudumladı. "Halletmiştir o~"
Kihyun, patates kızartmasını Changkyun'un milkshakeine batıracağı sırada, Changkyun elini ittirdi. "Üf midesiz, git kendi milkshakeine batır şu patatesi."
Kihyun yağlı olan elini, Changkyun'un yüzüne doğru yaklaştırarak, yağı yüzüne sürüyormuş gibi yaptı. Changkyun korkuyla geri çekilirken söylendi.
"Benimki bitti Changkyun iti." Dedi Kihyun. "Meraklısı değilim ya senin sütünün."
"Git al bir tane daha o zaman Hyung!" Diye sitemlendi o da karşılık olarak. "İki adım ötende hemen."
"Bak çocuk," diyerek ona döndü Kihyun. "Döverim seni-" diye ona atıldığında, Hyunwoo gülerken araya girdi.
"Çocuk gibi didişmeyin be! Gider alırım ben."
Kihyun, "Eeyyyyy~!" Diye bağırarak anında yalakalığa başladığında Hyunwoo sipariş vermek üzere masadan kalkıyordu.
"Şu asalete bak be!"
Changkyun da Hyunwoo'yu şımartmak için ona laf satmaya başlayınca, masada oturan ikili kıkır kıkır gülmeye başladı.
"Boylu poslu yiğide bak, gölgen yeter senin!"
Kihyun'dan sonra sıra Changkyun'a geldiğinde, "Hyung!" Diye fısıldadı. "Heykelini yapmaya kalksak taşaklarına beton yetmez."
Hınzır küçük Changkyun'un bu dediği cümlenin üzerine Kihyun, az duyulan kahkahasını atarak gülmeye başladı.
Gözleri iri iri açılan Hyunwoo, patates kızartmasından alıp Changkyun'a fırlattı. "Annene söyleyeceğim oğlum seni, senin gibi bir ırz düşmanını evimde muhafaza edemem ben artık."
Changkyun ve Kihyun ikilisi gülmeye devam ederken, birkaç patates kızartması daha alarak, ikisine fırlattı bu sefer. "Pislik herifler."
Sonra, usulca sipariş vermeye giderken, kasada gördüğü yüzle gerisingeri kaçıp masaya koşması bir oldu.
Kihyun ve Changkyun anlamaz halde, karşılarında oturan, görünmemek için iki büklüm olmuş bedene baktı. "Ne oldu oğlum?"
Kihyun, endişeyle sorduğunda Hyunwoo başını hafiften kaldırarak fısıldadı.
"M-Minyeon orada!"
Olayın bu olduğunu anlayan ikili, birbirlerine bakış atarak yandan yandan güldüler. Kihyun, patates kızartmasından bir tane alarak ağzına attı ve artistçe koltuğa yayıldı. Elini koltuğun başlığına atarken güldü. "Changkyun." Dedi hınzırca. "Çağır yengeyi masaya buyursun."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
þróun •Monsta x
FanficBirbirlerinden ölesiye nefret eden iki grup düşünün. ... Şimdi içeri gelin lütfen. 💧 [25.7.18]