Aniden bileğimden tutulup çekilmemle afallamıştım. Saçlarından ve fiziğinden Yoon Ho olduğunu anladığım kişi büyük bir hızla beni insanların arasından geçirirken bize yetişemeyen Jimin ne yapacağını şaşırmıştı.
Henüz bardan çıkamadıklarına emin olduğum diğerlerini çağırırdı umarım.
Arka kapıdan çıktığımız gibi beni duvara itekledi. Sırtım duvara sertce çarparken acıyla inledim. Burası oldukça dar bir ara sokaktı.
"Öylece siktir olup gidemezsin Jeon." Dedi Yoon Ho.
"Bittiğini mi söylemeliydim? Yeterince belli olduğunu düşünüyordum." Dedim.
Bir adım attı. Yine de duruşumdan ödün vermeden kafamı kaldırıp gözlerine baktım.
Güldü.
"Karşımda tam da benim söylediğim şekilde duruyorken seninle gurur duymamı sağlıyorsun. Yine de bana geri dön. Seni affedebilirim. Sorun değil."
"Affedilmek istemiyorum. Mümkünse sen de intikamını aldıktan sonra çık hayatımdan."
"Ne değişti?" Diye sordu.
Anlayamayarak yüzüne bakarken ellerini başımın iki yanına koydu. Ne demek istediğini merak ettiğim için hareket etmeden ona baktım.
"Ne değişti? Beni seviyordun."
"İlgini seviyordum."
"Benden daha güzel ilgi veren birini mi buldun?" Diye sordu.
"Belki de." Diyerek omuz silktim.
"Jungkook." Diyerek dudaklarıma eğildi.
Kafamı anında yan çevirirken dudaklarını yanağıma bastırdı. Çenem kasılırken gözlerimi sinirle kapattım.
"Bir kere söyleyeceğim. Uzaklaş."
Kafasını iki yana salladı. Elim hızlıca saçlarına çıkarken geriye çektim sertçe.
Onu duvara yaslarken kafasını hafifçe duvara vurmuştum.
"Beni dinle." Dedim oldukça sinirli bir şekilde. Ardından bacağımı bacaklarının arasına soktum.
"Sikeyim beni azdırıyorsun." Dedi normalde asla söyleyemeyeceği bir şekilde.
Kafasını geri çekip duvara biraz daha sert vurdum.
"Beni dinle."
"Dinliyorum güzelim anlat."
"Bitti. Bir daha söylemeyeceğim ve sen de karşıma çıkmayacaksın. Seninle uğraşmayacağım. Henüz reşit değilim. Dava edersem bir şey olmasa dahi sıkıntı çekersin. Seni sevmiyorum ve artık ilgini de istemiyorum." Dedim gözlerine bakarak.
"Eğer sinirliyken bu kadar güzel olduğunu bilseydim seni şımartmak yerime sinirlendirirdim.
"Sen bir de onu ağlarken gör." Dedi Taehyung.
Aniden arkamı dönerken duvara yaslanmış memnun bir ifadeyle bizi izliyordu.
"Ah anlamalıydım. Taehyung yüzünden mi?" diye sordu Yoon Ho.
"Bu seni sinirlendirir mi?" Diye sordum ona dönerek.
"Benim sinirli halimi görmek istemezsin." Dedi.
"Sen de benimkini görmüş sayılmazsın." Dedim omuz silkerek.
"Gidelim Jungkook." Dedi Taehyung elini uzatarak. Hiç düşünmeden elini tuttum. Beni kendine çekmesini ve dudaklarımızı birleştirmesini beklemiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aphrodite ~Taekook
Fanfic"Zira hesaba katmamış olmalıydı seni yaratırken tanrılar, güzelliğinin etkisine Afrodit'in bile kapılacağını." Daddy Issuses...