Sikeyim oyunu bilmiyor olabilirdim ama adını bile bilmeyerek kucağında oturduğum adamın elinin iyi olduğunu görebiliyordum.
Yutkundum. Yoongi anında mesajı alırken gerildi. Adam bunu farkederken keyifle gülümsedi.
Altımda sertleştiğini hissedebiliyordum. Tamam bir gece geçirmek yerine bir kaç şey yaparak dikkatini dağıtırsam eminim ki Yoongi'ye avantaj sağlardım.
"Bırak onları." Diye fısıldadım adamın kulağına eğilerek.
Dudakları boynuma değdiğinde sakin kalmaya kendimi zorladım. Bayılacak gibi hissediyordum. Midemin bulanması artmıştı.
Nefes alışverişlerim hızlanırken adam bunu heyecanlanmama yormuştu. Bense üstüne kusmamak için çaba sarfediyordum.
"Onun yerine benle satranç oynasan ya. Tek yeteneğin kartlar mı?" Diye sordum.
"Sikeyim çok dikkat dağıtıcısın." Dedi gözlerime bakarak.
"Amacımın bu olduğunu biliyorsun." Dedim.
"Biliyorum ama engelleyemiyorum." Dedi.
"Anın tadını çıkar." Dedim.
"Bu sonrasında beni pişman edecek. Seni kaybedebilirim." Dedi.
"Oyunu kazandın." Dedim kartları göstererek. Şuandan itibaren Yoongi'nin kaybettiği kesindi.
"Onu bırak beni al. Onun bir suçu yok." Dedi Jimin.
"Ben kararımı çoktan verdim güzellik." Dedi adam.
"Kucağındaki güzelliğin de birisine ait olduğunu eminim biliyorsundur." Dedi Yoon Ho adamın omuzlarına elleriyle baskı yaparken.
Gözlerine bakar bakmaz tüm ifadem dağılırken beni kurtarması için yalvarabilirdim. Kusmak istiyordum. Bu ortamdan biran önce çıkıp kusmak istiyordum.
"Ellerini onun üzerinden hemen çeksen iyi edersin. Yoksa pek iyi şeyler olmayacak." Dedi Yoon Ho.
Adam anında ellerini iki yana kaldırırken kendimi adeta kucağından atarcasına kalktım.
Bir ter damlası yavaşça şakağımdan süzülürken dişlerimi sıktım.
"Siz çıkın. Gerisini ben hallederim. Taehyung onu al." Dedi Yoon Ho.
Taehyung anında yanıma gelip beni kucağına alırken diğerleri de Jimin'i ve Yoongi'yi alarak bu odadan çıkmıştı.
Jimin'in özürleri ve ağlayışları kulağıma dolarken arabaya binmiştik. Taehyung beni kucağından bırakmazken kulağıma fısıldadığı şeylere odaklanamıyordum.
Sonrasında arabanın içinde Yoongi'nin bağırışları duyulurken gözlerimi tamamen kapatarak Taehyung'un boynuna saklamıştım yüzümü.
Eli saçlarımda gezinirken kokusuna odaklandım yalnızca.
"Jimin sürekli senin arkanı toplamaktan bıktık. Ya Yoon Ho olmasaydı. Jungkook'un başına neler gelebileceğini tahmin edebiliyor musun? Ayrıca neden sadece Jungkook'u sürüklüyorsun bu durumlara? Onun bir çocuk olduğunun farkında mısın? Senin onu arkana alman gerekirken o seni arkasına alıp senin için olmadığı biri gibi davranarak güçlü davranmaya çalışıyor. Ona neler yaşattığının farkında mısın?"
Yoongi'nin sesinin ilk defa bu kadar yükselttiğini duyuyordum. Jimin'in hıçkırığı kulağıma dolarken Taehyung tek kelime dahi etmiyordu. Ancak tam olarak dudaklarımın altında duran damarının belirginleşip dudaklarıma çarpışından kendini zor tuttuğunu da anlıyordum.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aphrodite ~Taekook
Fanfic"Zira hesaba katmamış olmalıydı seni yaratırken tanrılar, güzelliğinin etkisine Afrodit'in bile kapılacağını." Daddy Issuses...