Firgun (+18) || BrightWin✔️

31. Bölüm Balayı 🔞

Tüm tören boyunca eğlenmiş, dans etmiştik çılgınlar gibi... Ailelerimiz, sevdiklerimiz hep bir aradaydık. Mutluyduk. Kadehler kaldırıyorduk mutluluğumuza. O kadar çok dans etmiştik ki artık yorulmuştuk.

Bir tarafa çökmüş birbirimizin omuzlarında dinleniyorduk el ele tutuşarak. Etraftaki mutlu insanlara bakıyorduk. Geleceğimize bakıyorduk.

Günün sonunda artık herkes yorulmuş, eğlence sona ermişti. Bize de evimize gitmek düşüyordu. Arkamızdan uğurladılar bizi, çiçeklerle, kurdelelerle süslenmiş arabamızla giderken.

Nihayet evimize varmıştık. Kapının eşiğinde seni kucağıma almaya çalıştım, beceremedim. "Çok ağırsın" dedim. "Sen bana şişko mu diyorsun?" dedin alınmış gibi yaparak. "Hayır sadece benden daha çok kaslısın. Bu hiç adil değil."

"Ama ben senin kaslarını daha çok seviyorum." dedin kışkırıtcı bir sesle.

Ahh, uzun zamandır bu günün gelmesini bekliyordum. Kendimi bu zamana kadar nasıl zor zapt ettiğimi tahmin bile edemezsin.

Yatak odasına koşarcasına peşim sıra sürükledim seni. Kapının önünde bekledim, önce senin girmen için geri çekildim. Kapıyı açmanla beraber yüzündeki ifade değişmişti.

Yatak odasının her tarafına beyaz gül yaprakları serptirtmiştim. Etrafta mumlar vardı. Loş ve romantik bir ortam sunuyordu.

"Beğendin mi?" dedim. Aşkla bakıyordu gözlerin. Yanına yaklaştım. Nefesim yüzüne vuracak kadar sokulmuştum sana. Seni çok özlemiştim ve artık hiçbir eksiğimiz kalmamıştı. Eşim olmuştun. Birbirimizin olmuştuk ve bunu tüm dünyaya duyurmuştuk.

Dudaklarımız kavuştu tekrardan birbirlerine. Çok özlemişlerdi onlar da birbirlerini. Dilinle dudaklarımı yaladın. Geri çekilip alt dudağını ısırdın. Kışkırtıyordun beni.

Geri çekip tekrar şiddetle öpmeye başladım seni. Ellerimiz birbirimizin üzerinde geziyordu. Kıyafetlerimizi yırtarcasına çıkarıp atıyorduk. Çırılçıplak kalmıştık artık. Durup güzelliğinle büyülenmek istedim.

Kolumdan tutup yatağa sürükledin beni. Sırtüstü yatırıp, üzerime çıkmıştın artık. Belli ki sen de sınırdaydın. Daha fazla dayanacak gücün yoktu. Saten çarşaflarının üzerinde birbirimizin bedenlerinde inliyorduk. Doyuma ulaşmak üzereydik artık.

"Çok güzel."    

"Evet tam orası."

"Sakın durma."     

"Daha sert."   

"Ahh." inlemelerimiz boşlukta yankılanıyordu.

Seni çıldırtmak, doyuma kavuşturmak benim için de bir zevkti sevgilim.

İçinde olmanın verdiği sıcaklıkla yanıyordum. Bütün hücrelerimle seni hissederek boşaldım.

"Seni seviyorum kocacığım." dedim.

"Seni seviyorum kocacığım." dedin.

Öpüp duruyordum seni. Tüm gece yorulmadan öpebilirdim saçından, gölgene kadar her yerini.

Yorgunduk ikimiz de, bedenlerimiz tükenmişti. Sıcak bir banyo rahatlatabilirdi ancak bizi. Belime dolanmış bacaklarınla kaldırıp banyoya götürmüştüm seni. Bu sefer zorlanmamıştım, rahat kaldırabilmiştim.

İkimiz de sıcak su dolu küvete girince aklıma eski anlarımız geldi. İlk kez tam anlamıyla seviştiğimiz gece de yine böyle küvete geçmiştik. Sana hatırlatınca sen de gülümsemiştin.