Yer: Dünya | POV: Y/N
Ceketimi kendime daha yakın çektim. Saçlarım gözlerimin önüne düştüğünde kulağımın arkasına koydum. Soğuk rüzgar beni geçerken ceketimi kendime yaklaştırdım.
~~
Ark
Tüm ilaçları gemide tuttukları revire girdim, annem ölüyordu ve doktorlar bu konuda hiçbir şey yapmıyorlardı, bu yüzden kendim bir şeyler yapmaya karar vermiştim. Metal kapıyı dikkatlice açtım ve farklı hastalıklar için yapılmış şişelere ve kutulara baktım. Bir ağrı kesiciyi yakaladım, elimdeki boş kutuya baktım ve rafa koydum, ağrı kesiciyi cebime koydum. Revirden oturduğumuz odaya doğru yürüdüm, kapıdan girdiğimde annemin homurdanmasıyla karşılaştım.
Odasına koştum, ona gülümseyerek "Merhaba anne." diye fısıldadım.
Annem "Merhaba tatlım." diye fısıldadı, yanına oturdum, şişeden iki hap aldım ve ona bir bardak su ile beraber verdim. Oturup hapları içti, rahat bir nefes aldı ve sonra tekrar yatağına uzandı.
"Kendini nasıl hissediyorsun?" diye sordum, bana gülümseyerek
"Daha iyi Y/N, seni seviyorum." diye fısıldadı. Ellerini kendi ellerimin arasına aldım, ona küçük bir gülümseme verdim ve "Ben de seni seviyorum anne." dedim.
Annem "Çok güzelsin..." diye fısıldadı ve gözlerini kapattı.
Ön kapının açıldığını duydum zaten bunu bekliyordum, gözyaşlarımın aktağını hissettim, babam odaya girerken annemin alnını öptüm. Babam "Y/N aklından ne geçiyordu?" bağırdı.
Ona sinirle baktım. "Acı çekiyordu, ona yardım etmek zorundayım, senin yapmadığının aksine." diye ona tekrar bağırdım.
Bana baktı, ciddi bir yüz ifadesiyle içini çekti ve "Y/N tıbbi malzeme hırsızlığından dolayı tutuklusun." dedi. Ellerimi arkada birleştirdi ve cebinden bir kelepçe çıkarıp ellerime taktı.
"Senden nefret ediyorum." diye bağırdım.
"Ben hala senin babanım." dedi.
"Babalar annelerine yardım ettiği için kızlarını tutuklamazlar."
Muhafızlar beni dışarı çıkarırken birisi "Sen-" diye söze başladı ama onun sözünü kestim, neler olacağını biliyordum. "Biliyorum sadece beni şu adamdan uzak tutun." dedim.
~~
"Burada donup ölmeden önce dropshipe girmelisin." diyen bir ses duydum, başımı kaldırınca onun Bellamy Blake olduğunu gördüm. Ark'tayken babamı tanıyordu, koruma eğitimdeydi. Ve bunun üstüne çok çekiciydi. Sadece ona yakın davranmaya dayanamıyordum çünkü o nefret ettiğim babama yakındı.
"Donmayı tercih ederim." diyip ona baktım. O gözlerini devirince ben de aynısını yaptım. Bellamy Blake hakkında bir şey beni değişik hissettiriyordu ama bunun ne olduğunu bilmiyordum. Varlığından bile haberimin olmadığı bir yanımı ortaya çıkarmıştı. İnsanların yardıma ihtiyaç duyduklarında koştuğu kişiydim, alaycı, vahşi ya da pervasız olan kişi değil, öyle birisi olmak istemezdim.
Bellamy beni tutup omzuna atarak "Hayır, gidiyoruz." dedi.
"Blake beni yere indir yoksa-"
Sözümü keserek "Lanet olsun hayatında sadece bir kere benimle savaşmasan olmaz mı? İki aydır buradayız ve tek yaptığın bana saldırmak, lanet baban yüzünden." dedi.
"Bana yardım etmek için hiçbir şey yapmadın!" Ben yargılanırken ve tutuklanırken oradaydı, bazı günler ben diğer tutuklularla yemek yerken benimle tek kelime konuşmazdı.
Beni yavaşça aşağıya indirdi. "Ben bilmiyordum-"
Sözünü keserek "Daha konuşmam bitmedi!" diye bağırdım. Her zaman çok utangaç birisiydim, mantıklı davranırdım. Hiçbir zaman gerçekten savaşamazdım. Clarke zor durumda olduğunda ona fikir verirdim çünkü bu daha kolaydı. "Hapishaneye sürüklenirken benim için hiçbir şey yapmadığın için, burada ne yaptığını bildiğini sanmıyorum! 'Ne istersek yaparız'? Hepimiz acı çekerken tek yapmak istediğin kendi kıçını kurtarmak! Yapmaya devam ettiğin hiçbir şeyi haklı bulmadım çünkü hiçbiri doğru ve adil değil! Biz çalışıp, kendimizi verip kampı daha iyi bir yer yapmaya çalışırken sen avladığın yiyecekleri bizim dışımızdakilere yediriyorsun. Sen tam bir piçsin Bellamy Bla-" sözümü bitirmeden kollarını belime sardı ve beni ağaca yaslayarak öpmeye başladı.
Elleri belimi tutuyordu, dudaklarımı onunkilere bastırdım. Ellerimi onun göğsüne dayadığımdan ince tişörtü ve ceketinden onun vücudunu hissedebiliyordum. Nefes almak için biraz uzaklaştı, nefesimin ve gözlerimin ağırlaştığını hissettim. Sakince "Artık bana bağırmayı kesecek misin?" dedi.
"Sadece eğer bana karşı böyle davranmayı bırakırsan." dedim gülümseyerek.
"Peki söz veriyorum." dedi.
"Ben de söz veriyorum." diye fısıldadım.
YOU ARE READING
the 100 | bellamy x okuyucu one shots
Фанфикbölümler one shot ya da bir olayın birkaç bölümde işlenmesinden oluşmakta. one shot olduğu için olaylar çok hızlı gelişiyor o yüzden bir anda seni seviyorum demelerine şaşırmayın fkşanrwşmdlw smut bölüm içerir CRINGE ALARMI CRINGE ALARMI !! yaşayac...