~BÖLÜM 19~

35 3 0
                                    


🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀

" Dairen pek hoşmuş,"

dedi Brittany, oturmakta olduğu L kanepemin üzerinden. Tarih kitabını açıp kucağına koymuştu ama okumuyordu.

“Yurtta yaşamak zorunda ol­ masaydım ne güzel olurdu. Oda arkadaşım kütük gibi hor­luyor.”

Sehpa ile televizyon arasında dolanıyor, dersten sonra Brittany ile Jacob’m nasıl olup da soluğu benim dairemde aldıklarını anlamaya çalışıyordum. Öğle tatilinde bir araya gelip tarih notlarını değiş tokuş etme fikri konuşuldu ve her nasılsa benim evde toplanma fikri ortaya atıldı. Bunun aslında Jacob’m fikri olduğunu düşünüyordum ve ikisi bir­likte geldiğinden hiçbir şekilde ders filan çalışmıyorduk.
Kaygı yüklü bir enerji, pır pır uçan bir sinekkuşu gibi içimde dolanıyordu. Evime birileri gelmeyeli o kadar uzun zaman olmuştu ki. Memlekette ailemden başka kimse ol­mazdı evde ve odama sadece hizmetçi girerdi. Şehirde ve okulda dışlandığım yetmiyormuş gibi kendi evimde de aynı hayatı yaşıyordum. Ancak o Cadılar Bayramı partisinden önce kerkes bizim evde takılırdı, özellikle de dans stüdyo­ sundaki kızlar. O zamanlar herkes benimle konuşurdu ve ben hâlâ dans ederdim. O partiden önce her şey normaldi. Gergince bilekliğimle oynuyordum. Arkadaşlarımın bu­ rada olmalarından hoşlanmıştım çünkü bu normal bir şey­ di ve bana maziyi hatırlatıyordu. Üniversite öğrencileri bu şekilde sosyal ilişkiler kurarlardı ama benim için o kadar...
farklıydı ki.
Jacob elinde bir paket cipsle mutfağımdan çıktı.

"Boşver şimdi daireyi. Yanlış anlama, ev güzel ama ben daha ziyade Cam’in kurabiyelerini merak ediyorum.”

Paketten bir cips aldım.

“Sana o konuşmayı hiç anlatma- malıydım.”

"Artık çok geç".

diye cevapladı ağzı dopdolu konuşmaya çalışırken.

Brittany kıkırdadı.

“Kurabiyenin neyin argo karşılığı olduğunu öğrenmezsem çatlarım.”

“Muhtemelen aletidir,"

dedi Jacob ve kanepenin kenarı­na oturdu.

"Aman tanrım!"

dedim ve bir avuç dolusu cips aldım.
Bu sohbetin gidişatına bakılırsa benim biraz kalori takvi­yesine ihtiyacım olacaktı.

Brittany başıyla onayladı.

Mantıklı. Kurabiyelerini çir­kin kızlarla paylaşmama muhabbeti filan.”

“Bence onu kast etmiş olamaz."

dedim, ağzıma bir cips atarak.

“Evet, tarih notlarımıza dönecek olursak...”

“Siktir et tarihi. Cam’in aletine dönelim."

dedi Jacob.

“Eğer ki kurabiye alet anlamında bir şifreli sözcükse, o za­man aleti senin ağzındaydı demek oluyor.”

Cips boğazıma takıldı ve hemen kola bardağıma uzan­dım. Yüzüm alev alev yanarken bardağı kafaya diktim.

"Teorik olarak konuşacak olursak, aynen o anlama ge­liyor. "

🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀

⭐🖤










HEP SENİ BEKLEDİM ( Aşk Serisi 1#) ( TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin