HEP SENİ BEKLEDİM ( Aşk Serisi 1#) ( TAMAMLANDI)

~BÖLÜM 6~

MEDYA = BRİTANNY CARNEY

🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀

Saçımı kulağımın ardına sıkıştırdım ve sesimi alçalttım ki etraftaki herkes nasıl rezil olduğumu duymasın.

" Astronomi dersime geç kalmıştım ve ikinci kattaki kanatlı kapılardan koşarak geçtim. Önüme bakmadan gidiyordum ve koridordaki bu zavallı çocuğa dan diye çarpttım."

" Vah vah."

Brittany' nin yüzünden bana acıyan bir ifade gelip geçti.

  " Evet neredeyse yere devirecektim çocuğu. Eşyalarımı düşürdüm. Kitaplar, kalemler her yere dağıldı. Felaket bir andı."

Jacob'un gözleri muzipçe parladı.

" Yakışıklı mıydı?"

  " Ne?"

  " Yakışıklı mıydı?"

diye tekrarladı elini uzun saçlarında gezdirerek.

" Çünkü yakışıklıysa, bunu lehine kullanabilirsin. Bu, tarihteki en iyi kaynaşma vesilesi olabilirdi. İkiniz birbirinize deli gibi aşık olurdunuz ve herkese o seni tavlamadan senin onu nasıl tavladığını anlatırdın."

" Aman, sen de."

Yanaklarımda bildik bir yanma hissettim.

" Yani, hoş çocuktu."
 
" Eyvah eyvah," dedi Brittany. Yakışıklı bir erkeğin varlığının böyle bir durumu nasıl daha da utanç verici kılabileceğini anlayan tek kişi oydu. Sanırım bunu idrak etmek için vajinananızın olması gerekiyordu çünkü Jacob bunu öğrenince daha da coşmuştu.

" Söyle bakalım bu hoş çocuk neye benziyordu? Bu illa bilinmesi gereken bir detay."

  Bir yandan bundan bahsetmek istemiyordum çünkü Cam'i düşününce acayip rahatsız oluyordum.

" Eee... şey, bayağı uzun boyluydu ve kaslı bir vücudu vardı."

" Kaslı olduğunu nereden biliyorsun? Bir de dokundum mu yoksa?"

Brittany başını iki yana sallarken ben de güldüm.

" Cidden adama çarptım Jacob. O da beni tuttu. Kasten dokunmuş filan değilim ama iyi birisine benziyordu."

Omuz silktim.

" Her neyse, koyu renkli, dalgalı saçları vardı. Seninkinden uzundu, hafifçe dağınıktı ama..."

" Hadi ya, dağınıktan kastın ' Hiç umrumda değil, ben seksi bir hayvanım' tadında bir şeyse, ben bu herife çarpmak istiyorum.

Brittany kıkırdadı.

" Öyle saçlara bayılırım."

Yüzümün hissettiğim kadar alev alev görünüp görünmediğini merak ettim.

" Yani, öyleydi denilebilir. Gerçekten çok yakışıklıydı ve gözleri o kadar maviydi ki adeta..."

" Bir saniye," diye heyecanla araya girdi Brittany. Bu sefer onun gözleri fal taşı gibiydi.

" Gözleri gerçek olamayacağını düşündürecek kadar mavi miydi? Peki ya çok mu hoş kokuyordu? Bunun sana çok tuhaf geldiğinin farkındayım ama lütfen sorularıma cevap ver."

  Gerçekten de biraz tuhaf ve ürkütücüydü ama çok da eğlenceliydi.

" İkisinide cevabım evet."

" Yok artık."

Brittany yüksek sesli bir kahkaha patlattı.

" İsmini öğrendin mi?"

Artık iyice kaygılanmaya başlamıştım çünkü Jacob da yüzünde aynı şaşkın ifadeyle bana bakıyordu.

" Evet,ne olmuş ki?"

Brittany dirseğiyle Jacob'ı dürttü ve sonra sesini alçattı.

" Cameron Hamilton mıydı?"

Ağzım bir karış açık kalmıştı.

" Evet!"

Brittany' nin omuzları bir anda sarsıldı.

" Sen gidip Cameron Hamilton'a mı çarptım?"

Jacob gülmüyordu. Sadece bana... hayranlıkla bakıyordu?

" Şuan seni inanılmaz kıskandım. Ben Cameron Hamilton'a çarpmış olmak için sol testisimi verirdim."

Buna tepkim yarı gülme, yarı tıkanma şeklinde oldu.

" Vay. Bu çok ciddi bir şey."

" Cameron Hamilton da ciddi bir konudur Amy. Sen bilmezsin. Buralı değilsin," dedi Jacob.

" Sen de birinci sınıfsın. Sen onu nereden tanıyorsun?"

diye sordum çünkü Cam birinci sınıf olamayacak kadar büyük görünüyordu. En az üçüncü ya da son sınıf olmalıydı.

" Kampüsteki herkes onu tanır," diye cevapladı Jacob.

" Sen kampüse geleli bir hafta bile olmadı!"

Jacob sırıttı.

" Çok gezerim ben."

Başımı iki yana sallayarak güldüm.

" Anlamıyorum. Tamam, çok... yakışıklı. Ne olmuş yani?"

" Biz okulu Cameron' la beraber okuduk," diye açıkladı Brittany, omzunun üstünden bana bakarak.

" Yani, benden iki yaş büyüktü tabii. Lisenin gözdesiydi. Herkes onun etrafında  veya onunla birlikte olmak isterdi. Burada da aşağı yukarı aynı durum geçerli."

Brittany' nin söyledikleri bana başka birini hatırlatmış olmasına rağmen içimde merak uyanmıştı.

" Demek sizler buralısınız?"

" Hayır. Biz Morgantown'ın dışındanız, Fort Hill bölgesinden. Neden West Virginia Üniversitesi yerine bu okulu seçtiğini bilmiyorum ancak benim seçme nedenim hep aynı tipleri görmeye devam etmemekti. "

Bunu anlayabiliyordum.

🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀🥀

Bölüm sonu :) vote ve yorum yapmayı unutmayın ;)