DÜĞÜM...

#18#

Yazar;

"Onur ayıp olmasın şimdi?"

"Niye ayıp olsun yenge yabancılarmı hem özgür sever yakartopu"

Onur kapıyı tıklatıp kenara çekilirken oya'da aynı şeyi yaptı.

Kapının açılmasıyla nermin abla görüş alanımıza girdi.

"Aşkım özgür uyumadı dimi?"

Onurun hitabına oya gülümserken nermin abla onurun koluna vurmuştu.

"Kitap okuyordu en son dur çağırayım."

Nermin ablanın iceri girmesiyle oya hemen konuşmuştu.

"Kaç yaşında bu özgür?"

"21 işte benle yaşıt. " oya kafasını sallayıp geri çekilirken özgür kapıyı açıp sorgulayan bakışlarla onura baktı.

"Ne bakıyon oğlum gel top oynuyalım."

Onur özgürün kolundan tutup sürüklerken özgür kendini geri çekip konuştu.

"Lan ayakkabım yok bekle"

"Hee pardon görmedim 5 saniyen var hadi"

"Onur dursana bi çocuğun elini ayağını birbirine doladın."

Bahceden gelen araba sesiyle oya o yone dogru dönmüştü.

"Uygar geldi herhalde"

"Yenge sen git şimdi şey olmasın... sen anladın tartışma çıkmasın"

Oya başını sallayıp giderken özgür onurun yanına sokulup korumaya başladı.

"Egemen abinin sevdiği yenge dimi?"

"Evet evet sen tanıyorum ben seni de tamamı?"

"Annem anlattı zaten  olayı o iş bende."

Onur başını sallayıp özgürün kafasına vurup kaçarken özgür de pesinden koşturmaya başlamıştı.

Oyanın salona girmesiyle uygarla göz göze gelmesi bir oldu. Iskender arkası dönük bir sekilde uygara birşeyler anlatirken uygarın oya ya doğru bakmasi iskenderin de oraya dönmesine  neden olmuştu.

Oya yavaş yavaş yanlarına gelip uygara elini uzattı

"Hoşgeldin uygar."

Uygar gözlerinin içine bakıp büyük ellerini oyanın ellerine hapsedip gülümsedi.

"Hoş buldum."

Oya elini çekip bahce kapısına bakınca onurla özgürün içeri girdiğini gördü.

"Ooooo kimmiş bu yakışıklı ya " onurun bağırmasıyla uygar kahakaha atarken iskender de göz devirmeyi tercih etmişti.

"Gözlerimi kamaştırıyorsun oğlum. " dedi uygar ve kollarını açıp onura koştu.

Bu haraketine oya büyük kahkaha atarken onur uygara sarılıp dönmeye basladı. Ayaklarını yere vurarak dönerlerken egemenin içeri girmesiyle yakalanmıs gibi birbirlerine bakıp ayrıldılar.

Egemen sert adımlarla uygarin yanına gidip elini uzattı.

"Hoş geldin."

Uygar uzattığı eli tutup sıkarken gözlerinin icine bakıp gülümsemişti.

"Hoş buldum ahbap."

"Ee hadi bahçeye çıkıp yakartop oynayalım." Herkes iskendere dönerken uygar başını sallayıp adımlarını bahçeye yöneltmişti.