DİLDÂDE

14. Bölüm - VUSLAT

Herkese selam 💙 fazla tutmadan bölüme geçelim. Keyifli okumalar ❤

Bu bölümü SenemOzsoy' a ithaf ediyorum. Bugün doğum günü 💙 iyi ki doğdun iyi ki varsın. NİCE MUTLU YILLARA 💙💙

"İnsan insanın en derin çıkmazıdır."

14. Bölüm - VUSLAT

Utanıyordum. Gözlerim onun gözlerinde kaybolurken aklımdan geçenler yüzümün kızarmasını sağlıyor. Arat geri çekildiğinde gözlerimi sıkıca kapattım. Utançtan kaybolmak istiyorum.

"Arat ben ne yaptım?" diye kendi kendime söylendim. Arat'ın erkeksi kıkırtısı beni daha çok şaşırttı. Etkisi çok büyük. Beni duvardan duvara çarpacak kadar şiddetli olduğu aşikar.

"Ne yaptın Dilde?" dedi oyunbaz bir tınıda. Sesi benimle alay ettiğini bariz açıklıyor.

"Ne mi yaptım? Ya seni öptüm nasıl izin verirsin ya!" diye çıkıştım. Ya ama çok ayıp oldu.

"Bende seni öptüm." Kısık bir şekilde söylendi. Öpmüştü değil mi? Ah, öptü tabii. Çok utanıyorum şu an.

Yanaklarım yanmaya başlayınca bakışlarımı Arat'ın yüzünden çektim. Bir de benimle alay ediyor. Tam karşımda durup ellerini yanaklarıma koydu. Tenime temas eden elleri dahi beni yakarken iç geçirdim.

"Bana bakar mısın Dilde?" Başımı denize falan sokma şansım yok mu ya da kuma kuşu gibi kuma gömsem? Bence en iyisi yer yarılsın yerin dibine gireyim.

"Pişman mısın?" Ne! Tabii ki pişman falan değilim. Sadece utanç var ve bu bence gayet normal. Ben utanmaz insanın tekiyim ama şimdi neden utanıyorsam.

"Hayır, utanıyorum." Bir kere daha kıkırdadığında başımı kaldırıp gülen yüzüne baktım. Sol yanağında beliren çukur; iki yana kıvrılan dolgun dudakları ve az önce dudakları dudaklarımın arasındaydı. Bu düşünce beni daha çok utandırdı. Yanaklarımın yandığına şahidim. Kalbim göğsümü acımasızca dövdü ve ben daha çok kaybolmak istedim.

"Neler düşündüğünü yüz ifadenden anlıyorum." Hızla geriye çekilip ellerimi yüzüme kapattım. Yağmur hâlâ yağıyor ve biz normal bir şeymiş gibi yağmurun altında cilveleşiyoruz. Keşke buna sonsuza kadar devam etsek. İyice arsı oldun Dilde.

Onunla her şey öylesine güzel ve anlamlı ki, bu anların bir gün anlamsızlaşmaması için elimden gelen her şeyi yapacağım. Tüm acıyı sırtlamak bile sonucu olsa, bunu onun için yapacağım. Arat için yapamayacağım hiçbir şey olmayacak. Eğer bir gün yanımda dizlerinin üzerine düşerse, onun için dizlerimi kanatırım. Acısı benim de acım olsun.

"Güzelim," dedi elini yanağıma bastırıp. Düşüncelerimden sıyrılıp ona kulak verdim. Yanağımdaki elinin üzerine elimi koyduğumda elimi ateşe basmış gibi hissettim. Teni tenimi ateşe dokunmuşum gibi yakıyor. Kuruyan dudaklarımı birbirine bastırıp derin bir nefes aldım. Çok değil daha birkaç dakika önce ciğerlerim onun soluğunda nefesleniyordu. İki elini yanaklarıma bastırıp alnımdan öptü. Kalbim göğsümü art arda döverken, ben gözlerimi kapatıp anı ölümsüzleştirme kararı aldım oysa bu anlar geride kalacaktı.

Sıcak dudakları buz gibi alnıma değince ürperdim ama yerimden kıpırdamadım. Bu hissi sevmiştim. Onunla olan her his fazlasıyla cezbedici. Geri çekildiğinde kapüşonlu ceketin şapkasını saçlarımın üzerine takıp, saçlarımı gizlemeye çalıştı ve onun bu tavrına kahkaha attım.