ÜABM

-33- "Olay yerine yakınız."

Ekin'in cinsiyeti: Kız
Söylemek istedim. Gayet açık olduğunu düşünüyordum ama anlamamış olanlar varmış, olsun.

"Siz tanışıyor musunuz?"

Bunu söyleyen bendim. Ehehhe olaya girmeyi başardım.

"Tanışmak ne kelime? Biz en iyi arkadaştık."

"Sürtük git buradan. Buradaki hayatımı da mahvetmene izin vermeyeceğim! Senin yüzünden oldu her şey!"

Asya'nın hayatı? Yani eski hayatı mahvolmuş muydu? Belki de şimdiki haline gelmesinin sebebi buydu? Olabilir miydi?

"Senin hayatını ben mahvetmedim. Hepsi senin hatandı Asya. Senin hatan."

"Ne benim hatamdı ya?"

Asya'dan

2 yıl önce

"Tamam geliyorum birazdan oradayım canım. Görüşürüz."

Telefonu kapatıp çantama koydum. Bara gidiyordum. Erkek arkadaşımla. Evet sevgilim vaar ıptıs çıktıs. Onu çok seviyordum ve ona değer veriyordum. O benim ilk erkek arkadaşımdı, evet 16 yaşında olmama rağmen ilk erkek arkadaşımdı. Ben erkeklere öyle güvenmezdim ve gerçek anlamda seçiciydim. En yakın arkadaşımın yakın bir arkadaşıydı ve ikisi iyi arkadaştı dolayısıyla biz de iyi anlaşmıştık. Herkese kanan ve kolay aşık olan kişilerden hiçbir zaman olmadım. Gördüğü her yakışıklıdan hoşlanan, onun beğenisini kazanmak için bin bir takla atan kızlar her zaman beni tiksindirmiştir. Bizim okulda var öyle tipler. Hem de dolu. Anlamıyorum. Sen kimsin ve neyin peşindesin?

Her neyse, ben 16 yaşında bir genç kızım ve ilk öpücüğümü birkaç ay önce aldım. Bu bence hüzünlü bir durum değil aksine gurur verici. Bu tam kaybedenlere göre bir düşünce gibi gelebilir ama ben herkes açısından böyle düşünüyorum. Sonuçta yanlış kişilere kanmamışsın ve başın dik bir şekilde yola devam ediyorsun. Sabır ve güçlü bir irade.

Evden çıktım. Kısa giyinmeyi seven biriydim ama bunu erkekler için değil kendi zevklerim için yapardım. Fiziğime de güvendiğim söylenemezdi zaten.

Bara gittiğimde en yakın arkadaşım Ekin'in de orada olduğunu gördüm. Onun da birkaç aya kadar sevgilisi vardı ama ayrılmışlardı. Erkek arkadaşı terk etmiş diye dedikodular yükselmişti ama ben arkadaşımın onu üzecek veya kızdıracak bir şey yaptığına inanmıyordum. Erkekler konusunda seçici olduğum gibi kız arkadaşlarım konusunda da öyleydim. Ekin böyle bir şey yapmazdı.

Bara girdiğimde Ekin'in de bir masada tek başına oturduğunu gördüm. Yavaş adımlarla yanına doğru gitmeye başladım. Yüksek müzik başımı ağrıtıyordu ve dans eden insanlardan önümü zar zor görüyordum. Ekin'i orada seçebilmiş olmam hayret vericiydi.

Birkaç saniye sonra yanına erkek arkadaşım oturdu. O ikisi iyi arkadaştı ve çoğu zaman beraber takılırlardı o yüzden aldırış etmedim. Bir şey üstüne tartışıyorlar gibiydi, müzik yüzünden duyamıyordum ama ağız hareketleri seri ve bağıran bir insan nasıl gözükürse onun gibiydi. Onlara doğru yürürken bir anda Ekin'le öpüşmeye başladılar. Aynı saniyede iki kişiyi birden kaybetmiştim.

Günümüz

"Senin yüzünden bir daha kimseye güvenemedim Ekin. Kimseye aşık olamadım ve bunu gerçekten istedim. İhtiyacım vardı aşık olmaya. Olamadım. Olay sadece fiziksele dönüştü Ekin senin yüzünden böyle oldum."

"Böyle olmayı ben değil sen seçtin. İkinizin aranızı ben yapmıştım, bozmak da benim hakkım."

"O nasıl bir düşünce lan?!" Bağırarak Ekin'in üstüne atladı. İkisi yerde boğuşmaya başladılar. Birkaç parça saç gördüm oralarda ama Asya ve Ekin'in saçları sarı olduğundan hangisine ait olduğunu ayırt edemedim.