-36- "Ben galiba senden hoşlanıyorum."

30.5K 1.3K 247
                                    

Hipnoz mu? WTF?! Ne yapıyorsun arkadaşım? Kime çattım ben ya? Allahım sen büyüksün yarabbim. Kurtar beni buralardan.

Şu Ekin karısı Çağkan'a aşıktı demek. Asya da Çağkan'dan uzak durmamı söylemişti yani o da öyleydi. Belki de Asya aşık değildi. Çağkan Alper'den uzak durmamı söylemişti, demek ki o da Alper'e aşıktı. Bu terste bir işlik var.

Tüm gerzekliğimi arkada bırakırken kendimi de yatağa bıraktım. Gerçekten ben nerelere düştüm acaba? Annemi de hipnoz etmiş olmasın bu?

Salak salak konuşma oğlum ne hipnozu? Koyarım kafana şimdi.

O ettiği laflar palavra değildi bence iço. Yani, doğru olabilir.

Öncelikle, iço ne arkadaşım? Dış sesimsin diye laf etmiyorum ama kendine bir çekidüzen ver. İkincisi, ne hipnozundan bahsediyor bu amk Ekin'i? Kendi kendine konuşuyor bak valla tekin değil bu yerler kaç kurtul buralardan.

Oq iço. Tamam iço. Seni takanda kabahat iço. Kes sesini iço.

Bunu daha sonra konuşacağız.

Yataktan kalkıp aşağı indim. Yüzsüz Ekin ve ailesi hala oturuyorlardı. Bu sefer yemek masasındalardı. Çağkan da onlarla birlikteydi. Gülüyordu ve sanki olaylardan bihaber gibiydi. Belki de hipnoz diye bir şey vardı.

Onlara -özellikle anneme- her zamanki gibi bakış atarak kendimi deri koltuğa attım. Kumandayı alıp kanallarda gezinmeye başladım. Az sonra yanıma Çağkan geldi.

"Selam güzellik."

"Hiç konuşma Çağkan."

"Ne oldu?"

"Ekin'i savundun, yalan söyledin. Bunlar sana tanıdık geldi mi?"

"Hayır." Oq.

"Uydurma."

Kumandayı tekrar elime alıp kanal değiştirdim. Hiçbir şey yoktu. Zaten bir şey aramıyordum. Sadece kanal değiştirmek zaman öldürmek için birebir. Öldürmek deyince aklıma Çağkan geldi. Bir şeyler söylüyor ama bir dinleyeyim bari.

"Bir şey uydurmuyorum İdil."

Doğru söylüyor olabilir miydi? Gerçekliğini kontrol etmem lazımdı.

"Yemekten önce ne yaptın?"

"Bilmem, uyudum?"

"Ne zaman uyudun ya?"

Kumandayı kenara bıraktım. Gözlerim Ekin'e takıldı. Bize dik dik bakıyordu.

"Bildiğin uyudum. Annen üstünü değiştir demişti. Herhalde uykum geldi."

"Uykun falan gelmedi Çağkan! Kahretsin! Doğru mu şimdi bunlar?"

"Sen neden bahsediyorsun?"

"Bak şimdi, olanları anlatacağım ama senden sakin olmanı istiyorum."

Şaka gibiydi. Bu olabiliyor muydu? Bu kızdan hayır gelmeyeceğini başından anlamıştım. Belliydi. Bu kadar aşabileceğini de düşünmemiştim ama doğrusu. Gerçi
Çağkan'a iki günde aşık olan birine göre normal.

"G-galiba Ekin seni hipnoz etti. Emin değilim ama."

"Ne?! Hipnoz mu?"

Çağkan öyle bir bağırmıştı ki Savaş bize baktı. Dön önüne.

"Evet, olabilir. Ama dediğim gibi emin değiliz ve telaşlanmanı gerektirecek bir durum yok."

Bu sırada Ekin yanımıza gelmişti. Çağkan'ın yanına. Çağkan'ın üstüne. Çağkan'ın içine.

ÜABMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin