Happy Anniversary

2.2K 193 158
                                    

Black Mamba'nın gününde sitede bir sorun vardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Black Mamba'nın gününde sitede bir sorun vardı. Yeni bölüm dün geldi. Eğer okumadıysanız haberiniz olsun (:

⚠️Bölüm sonunda müstehcen sahneler var. Rahatsızlık duyacak arkadaşlarımı uyarıyorum şimdiden.

İyi okumalar😘

"Size iyi eğlenceler." Wanda'ya öpücük atıp evin kapısını kapattım ve Tony'nin belimdeki eliyle arabamıza yürüdüm.
"Hala nereye gittiğimizi söylemeyecek misiniz bay Stark?"
"Hayır bayan Stark." Tony dudaklarıma varla yok arası bir öpücük bıraktı ve benim kapımı açtı. Arabaya yerleşip onun da yerini almasını ve bizi yemek yiyeceğimiz yere götürmesini bekledim.

Üzerimde beyaz, ince askılı, uzun ve yırtmaçlı saten bir elbise vardı. Tony ise benim aksime simsiyah giyinmişti. Her takım elbisesi gibi bu da üzerine dikilmiş izlenimi veriyordu ya da sadece ona özel tasarlanmış gibi. Tony Stark takım elbisesi, diye bir terim var mıydı bilmiyorum ama kesinlikle olmalıydı. Çünkü Tony ya herkesten farklı takım elbiseler giyiyordu ya da takım elbiseleri kendi farklılaştırıyordu. Bence her ikisi de.

Gözlerinde siyah bir güneş gözlüğü vardı ve tüm siyah halini tamamlıyordu. Dudaklarında hafif bir gülüş vardı ve bu, gözlerinin kenarının kırıştığını görüyormuşum hissine kapılmamı sağladı. Tony yüzündeki gülümseme genişlerken uzanıp elimi tuttu ve dudaklarına götürdü.

"Sanırım gözlerini benden alamıyorsun bebeğim?" Benim sırıtmam da büyürken onunla biraz oynamaya karar verdim.
"Evet hayatım. Gecenin sonuna dek nasıl bekleyeceğimi düşünüyorum." Tony'nin tek kaşı şaşkınlıkla havalanırken ellerimin arasındaki elini yırtmaçlı eteğimin açıkta bıraktığı bacağıma koydu. Sol elimi onun elinin üzerine koyarken o, büyük eliyle kavradığı bacağımı nazikçe okşamaya başladı.

"Gecenin sonuna kadar beklemek zorunda değiliz bebeğim. Sana istediğin zaman istediğini verebilirim biliyorsun." Eli bacağımda yukarılara çıkarken yutkundum. Onunla oynamak kesinlikle iyi bir fikir değildi. Hele ki o bunu fark ettiyse.
"Gecemizin büyüsünü bozmak istemiyorum Tony. Sanırım beklemek daha iyi." Dişlerini gösteren hoş bir gülüş sunup başını salladı. Ancak bacağımdan elini çekmedi. Bu kez de o benimle oynamak istiyor gibi görünüyordu.

Eli beni çıldırtacak kadar hafif dokunuşlarla yukarılara dek çıkıyor ancak hiçbir şey yapmadan geri iniyordu. Bu muzip hareketlerine rağmen sanki hiçbir şey yapmıyormuş gibi tek eliyle ve oldukça usta bir şekilde arabayı kullanıyordu. Ancak benim elinin altında rahatsızca oturmamdan zevk alıyordu.

Havaalanına geldiğimize kaşlarımı çattım. Girişteki Stark Airlines yazısıyla şaşkınca Tony'ye döndüm.
"Burası bizim mi?" Tony omuz silkti.
"Yeni aldım." Arabayı park ettiğinde o inerken görevlilerden biri de benim kapımı açtı. Arabadan indiğimde Tony nazikçe belimi kavrayıp beni ilerideki jete yönlendirdi.
"Küçük bir yolculuk yapacağız."

The Protector -StarkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin