___________________
Kutlama sabahı saat 06.00 Jack'in imparatorluk kütüphanesine ziyareti,
Jack, kitap raflarının arasında dolaşırken nihayet aradığı bölüme ulaşmıştı. Buradaki kitapların çoğuna sahip olsada elinde olmayan kitaplarda vardı. Önceki gece kutlamanın ardından gözü gibi sevdiği kitapları en ince ayrıntısına bile dikkat ederek incelemişti. Elbette bulduğu sonuç sıfırdı. Şimdide aynı şeyi buradaki kitaplara yapacaktı.
Orion'un seviye atlayamamasının sebebini bulabileceğinden pek fazla ümidi yoktu. Yine de öğrencisi için herşeye en ince ayrıntısına kadar bakacaktı.Bu tarz kitapların çoğu antik dilde yazılmış ve pek fazla da yoktu. Neredeyse malikanesi büyüklüğündeki kütüphanede sadece tek bir kitaplık rafında bulunuyorlardı. Bu oldukça az bir sayıydı. Yarısından fazlası kendi koleksiyonunda olduğundan bakacağı pek fazla da kitap yoktu.
"Hadi başlayalım."
...
Tüm kitaplara baktıktan sonra hâlâ aradığını bulamamıştı. Zaten çağırıcılarda böyle bir olay oldukça nadirdi. Neredeyse efsane olarak sayılabileceği bile söylenebilirdi. Şimdide aradığı şey hem Orion'un göz renginin sırrı hemde seviye atlayamamasındaki soruna bir çözüm bulabilmekti en azından nedenini bulmaktı. Ne yazık bu sonuç tahminleri arasındaydı.
Oturduğu sandalyeden kalkıp belini gererken bir yandan da saati kontrol etti. Saat öğlen 11'e geliyordu.
'Muhtemelen Orion öğle yemeğini yemeye yetişirim belki' diye düşündü. Evi yakın olsa da imparatoru ve Orion'un büyükbabasını bu konuda hala bilgilendirmesi gerekiyordu.
İkiside birbirinden belalı olan bu adamlarla her ne kadar buluşmak istemese de yapabileceği bir şey yoktu. Orion'un ustası ve koruyucu babası olarak görevlerini yerine getirmeliydi.İlk olarak en yakınından, imparatordan başlama kararı alarak biranda kütüphanede bulunduğu yerden kayboldu.
...
Tekrar ortaya çıktığında imparatorun çalışma odasının önündeydi. İmparatorluktaki en güçlü 3 kişi olmasından dolayı çevrede bulunan kendisi için oldukça düşük seviyesi bulunan çalışanlar tekrar ortaya çıkana kadar varlığını hissedememişti.
Kapıdaki bekleyen gardiyan Jack'i ilk gördüğünde korkudan arkasındaki duvara çarpmıştı. Diğer gardiyan ise bunu normal karşılamış ve imparatora haber vermek üzere içeri girmişti.
Girmesiyle çıkması bir olan gardiyan havaya bıkkın bir nefes vererek Jack'i içeri buyur etti.
Jack de gardiyanları görmezden gelerek içeri girmiş ve girişin karşısındaki koltuklara yönelmişti.
"Sör Jack, bir sorun yok öyle değil mi? Orion iyi mi?"
Gözlerini deviren Jack koltuğa oturduktan sonra meraklı imparatorun sorularına cevap verdi.
"Elbette Orion iyi."
"Bunu duymak güzel..."
"Ama bir problem var ve cevabı da henüz bulamadım. Orion ilk çağrısını ve antlaşmasını başarılı bir şekilde yapmış olmasına rağmen ne yazık ki seviye atlayamıyor. Bugün saraya da bu yüzden geldim. Kütüphanedeki kitaplara baksam bile bu konuyla ilgili en ufak birşey bulamadım."
"Bu... İmparatorluk ailesinden olmasına rağmen saç ve göz rengi özelliklerini artık taşımıyor. Bu da taht üzerinde herhangi bir hakkı olmağından hayatını tehlikeye atmaz. Seviye atlayamamasıda onun tehtit olmadığını gösterir. Yine de benim veya büyücü kulesinin efendisinin en ufak bir ilgisinde ya kaçırılır yada öldürülür. İmpartorlugumuzun batıl inançları yüzünden göz rengi de bir sorun teşkil ediyor..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çılgın Prenses
FantasyTanıtım; Sessiz, sakin ve işsiz olan Orion Black' in haftalar boyu evde kalarak düzensiz beslenmesi ve günlerce uykusuz kalması sonucu 26 yıllık hayatı kitap okurken ölmesiyle sonuçlanmıştı. Ancak ölüm onun için bir son olmamıştı. Şimdi ise tanrını...