'27' dört yıl...

6.1K 432 113
                                    

♡︎

Çok ani kararlar veriyorum...

Ne kadar örnek bir yazarım.

İyi okumalar

27 | dört yıl...

Gömleğini düzeltti ve aynada kendine son birkez baktı. Mükemmel gözüktüğünü düşündü. Öyleydi de zaten. Saçlarını arkaya doğru tarayıp arkada minik bir at kuyruğu yapmıştı.
Aynada kendisine son birkez gülümsedi.

O, eski minik evlerindeydi. Buraya ayak bastığında nostalji yaşamamak elde değildi. Hiçbir yer burada yaşadığı sıcaklığı başka bir ev veremiyordu. Dört yıl olmuştu yurt dışına çıkalı. Eski evlerine gelir gelmez, dışarıya çıkmak için hazırlanıyorlardı. Tanışmalarının üçüncü yıl dönümünü kutlamak için Kore'ye dönüp arkadaşlarıyla birlikte bir parti vermek istemişlerdi. Jeongguk, aynada kendisini süzerken arkasından sarılan bedenle, ilk ürpermiş sonra da kıkırdamıştı.

"Mükemmel olmuşsun."
Kulağında duyduğu ses huzur verirken belini saran kollarını tutup kendisini ona bastırdı. Hızlı bir hamleyle ona dönüp Taehyung'u belinden kavradı. "Sen hazırlanmamışsın ama" dedi, somurtkan suratıyla. Doğruydu, daha gömleğini bile giymemişti. "Bebeğim, daha iki saat var. Çok aceleci davranıyorsun" demişti Taehyung, ince parmaklarıyla Jeongguk'un saç tutamlarını kulağının arkasına atarken. Jeongguk'un dudakları yavaşça havaya kalkarken karşısındaki dolgun dudaklara minik bir öpücük kondurmuştu. Taehyung da onunla birlikte tebessüm etti.

"Sana dikkatli bakınca ne kadar geliştiğini fark edebiliyorum, Jeongguk. Fazla olgunlaştın. Tarzın olsun, konuşma stilin olsun neredeyse her şeyin değişti ve ben kendimi hiç geliştirmiş gibi hissetmiyorum. Hâlâ alışamadım." Jeongguk, bir elini onun yanağına koyup yavaşça okşadı. "Beni bu hâle getiren sensin ve gelişmediğini mi söylüyorsun? Benimle dalga geçme, Taehyung." Baş parmağıyla yanağını severken tekrar dudaklarına buse kondurmuştu. Taehyung, hafifçe kıkırdadı. "Değişmeyen tek şey senin beni bu şekilde öpmen olabilir."

"Beğenmiyor musun?" Dedi yapmacık bir üzüntüyle.

"Beğenmemek mi? Her saniye beni öyle öpmeni isteyebilirim." Jeongguk, buna sırıtmış ve isteğini yerine getirerek dudaklarına her saniye de bir öpücük kondurmaya başlamıştı. Taehyung, bir süre hiçbir şey yapmadı. Elini saçlarına geçirip tamamen dudaklarına kapanmış ve onu gardırobun aynasına yaslamıştı. Üç yılda fazla şey yaşanmıştı. Öpüşmelerini bile ileriye götürmüş, bazı malûm şeyler yaşanmıştı. Eskisi kadar utanmıyor, kimseden saklamıyorlardı.

Taehyung, öpüşmesini çenesine kadar taşırıp boynuna inmiş ve Jeongguk'da hafiften kasılmıştı. "Tae, hazırlan artık. Geç kalmak istemiyorum" dedi yüzündeki hafif sırıtmasıyla. Taehyung, sadece mırıldandı. Belinden iyice kavrayıp kendisine bastırdı. Jeongguk, itiraz etmek istemedi. Geç kalacaklarını bilseler bile onun flörtöz hallerine dayanamıyordu. Dudaklarını adem almasına değdirdi ve oraya da küçük bir buse koydu. Jeongguk'u aynaya sert olmayacak şekilde yaslamış ve boynunda vakit geçirmişti. Eğer boynu kızarmaya başlarsa diğerlerine açıklamak uzun sürebilirdi.

"Taehyung, bu kadar sabırsız olma" dediğinde başını boynundan kaldırıp gözlerini kısık gözlerle buluşturdu. "Tekrar eve geldiğimizde tamamen senin olacağım" dedi. Taehyung, buna bıyık altından sırıtıp "Aşağı in ve beni bekle" demiş ve kollarını belinden çekmişti. Dediğini yapıp aşağı geçti.

Çıkmalarına bir saat kala Taehyung aşağı inmiş ve koltukta sabırsızlıktan bacağını titreten Jeongguk'un yanına geçmişti. Kendisi de mükemmel bir takım elbise giymişti. Jeongguk, kalbinin hızlı atmasına engel olamıyordu.

𝐕𝐈𝐁𝐄  '' TaeGguk ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin