♣️15♠️

20K 801 184
                                    

Beğenmeyi ve satır aralarına yorum yapmayı unutmayın...

Gençler yorumları yapmayı unutmayın. Yaptığınız paragrafı belirttin ki yorumun nereye yapıldığını bileyim. 🖤🖤🖤

"Buraya gel asker. " Cihangir komutanın bana bakarak emir vermesi üzerine sıradan çıkıp karşısına geçtim ve hızlıca hazır ol vaziyeti aldım.

"Selim Ersöz. Muş. " yüksek ve kalın çıkan sesime rağmen karşımdaki adamda ufakta olsa mimik oynamadı. Bense o kadar askerin içinde ona bakarken sırıtmamak için kendimi zor tutuyordum. Kahve gözlerini benden çekip arkadaki askerlere baktı.

"Şınav pozisyonu al. " yakın olduğumdan bağıran adam yüzünden irkildim. Normalde bu işleri Kubilay komutan yapıyordu ancak tuhaf bir şekilde bugün Cihangir komutan işin başına geçmişti.

Askerler şınav pozisyonu alırken gözleri bu defa ona bakan bana kaydı. Hafif çatılı kaşları, kahve gözleri ve soğuktan kızarmış burnu ile sert durmasına rağmen bana yanakları sıkılacak kadar tatlı gelmişti.

"Sende bana çay getir. " bu defa emir vermek yerine sakince konuşmuştu. Başımla onay verdim ve şınav pozisyonu alan askerlere acıyarak binaya doğru adımladım. Bir yandan da tuttuğum sırıtmamı serbest bıraktım. Bana kıyamamış ve başka görev vermişti.

"Selim. " Kubilay komutanın sert sesiyle irkilip yürüdüğüm kolidorda hızla ters yöne döndüm. Kaşları çatık adam gergince bana doğru yürüyünce korkuyla istemsiz bir kaç adım geri attım. Hala bu adamdan deli gibi korkuyorum. Bedenimde beni doğrulamak istermiş gibi hafiften titremeye başlamıştı.

"Selim Ersöz.
Muş.
Emredin komutanım. " bu kısımda bağırmam gerekiyordu ancak sesim içime kaçmıştı resmen. Cihangir komutanda etrafta yok ki beni kurtarsın. Büyük adımları ile kısa sürede yanıma gelmiş ve gözleri bir an olsun gözlerimden ayrılmamıştı.

"Sen niye bölüğünle birlikte değilsin?" Adamın normal konuşma çabası yüzünden bozguna uğradım. Yinede sesi sert ve otoriterdi. Sanırım bu yıllardır emir verdiği için oluyordu.

"Cihangir komutan çay istedi. " duraksayan adam boğazını temizledi ve bir adım yana kayıp bana yol açtı. Titreyen bacağımla öne doğru bir adım atmıştım ki sesi yeniden duyuldu.

"Bir sorun olursa veya ihtiyacın olursa çekinme yanıma gel. Odamı biliyorsun. " cevap vermeme izin vermeden geldiği yolu gerisin geriye yürümeye başladı. Bense aralanan dudaklarım ve şaşkın bakışlarımla ardından bakıyordu. Komutanın değişiminin sebebi Cihangir komutan mı? Yoksa kardeşine benimle ilgili bir şey mi söyledi?

Gergince yemekhaneye doğru koştururken içimde anlamsız bir korku vardı. Kız olduğumu söylememiştir diye umuyorum.

Elimdeki sıcak büyük kupa bardakla soğuk havaya adım attım. Gözlerim anında aradığı adamı bulmuş ve adımlarım hızla ona doğru gitmeye başlamıştı.

Komutanın gözleri bana döndü ve yüzümde nasıl bir ifade gördüyse çatılı kaşları usulca düzeldi. Daha ben onun yanına varmadan şınav çeken askerlerin arasından sıyrılıp bana doğru adımladı.

"Bir şey mi oldu?" Gözleri çıktığım kapıya kaydı. Sanki tehlike arıyormuş gibi bir hali vardı.

"Evet oldu. " titrek sesimle kahveleri hızla beni bulmuştu. Onun sırtı askerlere dönükken bedenide beni görmelerini engelliyordu. "Kubilay komutana benimle ilgili bir şey söyledin mi?" Ağlak çıkan sesimle birlikte karşımdaki adamda bariz bir rahatlama oldu. Belli ki onun aklında daha farklı senaryolar dönüyordu.

ZEVAHİR +18 (Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin