♠️22♣️

12.4K 627 111
                                    

Beğenmeyi ve satır aralarına yorum yapmayı unutmayın...

Cihangir'in kaşları derinden çatılırken soğuktan kuruyan dudaklarını diliyle ıslattı. Bense karşısında beklentiyle olumlu cevap versin diye bekliyordum.

"İkimizde oynamayalım. " alt dudağım üzüntüyle öne doğru sarktı. Halbuki beni kırmayıp olumlu cevap verir diye ümitlenmiştim. "Bakma öyle. Hem fazla soğukta durmaman lazım. Üşütürsen bebek için sıkıntı olur. " neden sigaradan derin nefesler aldığını şuan fark ettim. Bir an önce bitirip içeri geçmek istiyordu. Hastalanmam için girdiği mücadele ile yüzüm dahada asıldı. Karnımdaki bebeği düşünürek hareket etmem gerektiğini her defasında unutuyordum.

"Haklısın sanırım. " kısık sesime karşılık başıyla beni onayladı. Haklı oldugunj bildiğim için sustum. Açıkçası onunla ne konuşmam gerektiğini bilmediğim için parmaklarıma diktim gözlerimi. Soğuktan kırmızı olmuştu. "Kubilay komutan neden sinirliydi?" Kadın olsaydı regl dönemi yüzünden derdim ancak erkeklerin öyle dönemleri yoktu neyse ki.

"Ömer'e başka bir mevzu için kızmış. Hıncınıda ordan çıkarmaya çalıştı belli ki. " diyip omuz silkti. Bense gözlerimi kısmış sigara içen adama bakıyordum. Ömer'e niye kızmış olabilir ki? Benim şüpheli bakışlarımı fark eden adam yeniden dudaklarını araladı. "Niye kızgın olduğunu söylemedi?" Havalanan kaşlarıma mani olamadım. Abisine söyleyemeyecek ne olmuş olabilir ki?

Ben derin düşüncelere dalmışken Cihangir sigarasının ucunu tutan kara batırıp sondurdu. İzmariti elinde olan adam doğrulup başıyla yürümem için işaret verdi. Aynı zamanda elindeki izmariti çöpe atmıştı.

"Kubilay komutan fazla tuhaf. İlk geldiğim zaman banada çok sert çıkışmıştı. " Cihangir o günleri hatırlayıp yandan bir bakış attı. Resmen adama kardeşini şikayet ediyordum.

"Fazla tuhaf hemde. Hatta kaçığın teki. "Kendi kendine homurdanan adamın dediklerini neyse ki duymuştum. Dudaklarım ince bir çizgi olmuş ve gözlerimi kısmıştım. Aynı zamanda postallarımla ezdiğim yerdeki kara bakıyordum.

Aniden esen rüzgarla titreyip üstümdeki monta daha sıkı sarıldım. Havalar her geçen gün dahada savuyordu.

"Akşamları sigara içenlerin peşine takılıp dışarı çıkma. Havalar soğudu. " içimden geçeni söyleyen adama istemsiz gülümsedim. Verdiğim tepkiye karşılık gözleri şöyle bir dudaklarımda dolandı.

"Sen ısıtırsın diyecemde..." elimle önünde durduğumuz bölüğü işaret ettim. Bu kadar erkeğin içinde beni ısıtmak için sarıldığını düşününce istemsiz kıkırdadım.

"Hoşuna gitti bakıyorum. " bana bulaşan adama yandan bir bakış atıp gülüşümü büyüttüm.

"Isıtan sen olunca hoşuma gitti. " sesimden ve yüz ifademden dalga geçtiğim belliydi. Karşımdaki adamda öyle anlamış olmalı ki bana ters bir bakış attı. Ancak ben fazla istekli ve ciddiydim. Normalde temas bağımlısı olan biri değilim. Hatta biriyle tokalaşırken bile gerilen ve elini hızla geri çeken biriyim. Ancak mevzu Cihangir olunca habire temas isterken buluyorum kendimi.

........

"Sıraya geç asker. " bağıran Kubilay komutanla birlikte titreyen çenemi ve birbirine vuran dişlerimi umursamadan sıraya geçtim. Bedenimde en az çenem kadar sarsıcı şekilde titriyordu. Normalde yağan kar soğuk havayı kırar derler ancak biz buz kesmiş durumdayız. Hele hafiften esen rüzgar yüzlerimizi kaskatı etmişti.

"Komutanım hava çok soğuk. " en az benim kadar titreyen Ömer, Kubilay komutana yakınmıştı resmen. Komutanın ters bakışları onu bulurken çenesi seğirecek şekilde dişlerini sıktı. Biz titreken adamda soğuğa dair belirti bile yoktu. Lan insansın sen insan az titre.

ZEVAHİR +18 (Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin