♣️32♠️

9.3K 508 104
                                    

♣️Selin♠️

Gençler, Halitler yarışmada olduğu üç günü yazıyorum. Bu arada Selin ve Cihangir ne yapmış diye.

Beğenmeyi ve satır aralarına bol bol yorum yapmayı unutmayın.

Sinir ve üzüntü ile pastayı çatallarken karşımdaki koltukta oturan adamdan tek kelime çıkmıyordu. Kaşları çatılmış beni izliyordu. Bir ara ona ters bir bakış atıp ağzıma doldurduğum pastayı yutmaya çalıştım. Kendimi boğacaktım neredeyse.

"Sakinledin mi?" Ağzım dolu olduğu için sadece başımla onayladım. Resmen kendi içimde yaşadığım karmaşa yüzünden adamında dengesini bozmuştum. Cihangir'in çatılı kaşları düzeldi ve sertçe yutkundu. "Hayat benimle tek konuşmak istediği için mi bu halin?" Tam olarak o sebepten olmasada oda bir etken.

"Evot. " ağzım dolu olduğu için bir garip konuşmuştum. Halime dayanamayan adamın yüzü gevşedi ve koltukta rahat bir şekilde oturmak için bacaklarını iki yana açtı ve geriye yaslandı.

"Ailevi bir mevzu olduğu için senin yanında konuşmak istemedi. " bu dediğine sinir bozucu bir şekilde güldüm. Doğruya ben Cihangir'in hayatında aileye girecek kadar bir değerim yok.

"Neyse özelmiş zaten. O yüzden dinlemek istemiyorum. Pasta için çok teşekkür ederiz. " elimi karnıma atıp ayaklandım. Gözleri anında elimdeki karnıma düşmüş ve belli belirsiz gülümsemişti.

"Teşekkür ederiz diyince bir tuhaf oldum. " gözleri hala karnımdaydı. Sinirim kuş olup giderken anında yumuşamıştım. Kesinlikle bu adam bana fazla geliyor.

"Selim'le konuşmam lazım. O yüzden gideyim. " hareketlenen beni durduran şey ayaklanması ve masaya doğru gitmesi oldu. Çekmeceden çıkardığı telefonu kaldırıp işaret etti.

"Buradan süre olmadan rahatça konuş. Ben biraz etrafı dolanayım. " bana doğru attığı telefonu gözlerim iri iri tutmaya çalıştım. Oda bocalamıştı. Düşünmeden hareket ettiği tedirgin yüzünden belli oluyordu.

"Tamam. " yerime oturup giden adama bakmadan cebimden çıkardığım kağıttaki numarayı tuşladım ve aradım.

"Alo." Selim'in tereddütlü sesiyle anında gözlerim dolmuştu. Kesinlikle onu çok özledim. "Alo. Kimsiniz?" Çektiğim titrek nefesi duyunca oda sustu. "Selin?" Fısıltı gibi gelen sesiyle birlikte kendimi sesli bir şekilde ağlarken buldum. Hormonlar beni bitiriyordu.

"Aptal beni niye aramıyorsun? " bağırmamla birlikte karşımdaki adam güldü. Sırf beni neşelendirmek için çabaladığını biliyorum.

"Güzelim sakin ol. Halit'e ulaşabildiğim her anda sen etrafta yoktun. Mecbur bana geri dönmenizi bekledim. " açıklama yapan adama hak verdim. Asıl ben niye hiç onu aramaya çalışmamıştım. Yüzümü buruşturup burnumu çektim. "Sen ve yeğenim nasılsınız?" Elim yine benden bağımsız karnıma gitti.

"İyiyiz. Bugün midem biraz kötü oldu ancak doktor normalmiş dedi. " karşı taraftan ses gelmedi. Eminim aklından nasıl doktora gittiğimi sorguluyordu. Halit'in o kadar çevresi olmadığını oda biliyor.

"Güzelim. Sen doktora nasıl gittin? Bildiğim kadarıyla izin günün değil." Yaşlar akarken tedirgince dudağıma diş darbeleri attım. Belli ki Halit ikizime tek kelime etmemişti.

ZEVAHİR +18 (Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin