Mert'ten
Eceyi karşımda görmek benim için şok etkisi yaratmıştı. Su ve kızlar koşarak eceye sarılırken ben öylece kalakalmıştım. Herkesle hasret gideren ece en son bana dönmüştü. Çekinerek ve gülümseyerek yavaşca yanıma geldi.
-merhaba. Dedi.
-merhaba. dedim.
-nasılsın? Dedi.
-iyiyim. Dedim.
-konuşabilirmiyiz? Dedi.
Kafamı sallıyarak dışarı işaret ettim. Birlikte dışarı çıktık. Salonun arkasındaki bağceye geçtik. Havuz kenarındaki şezlonklardan birine oturarak eceninden oturmasını bekledim.
Ece yanımdaki boş yere oturdu. Bir süre ikimizde sessiz kalmıştık. En sonunda dayanamayıp sordum.
- neden gittin?
Yutkunarak cevap verdi.
- korktum.
- neden?
- gözümün önünde başkasıyla olmandan.
- ama olmadım.
-hayır olamadın. Eğer ayça seni seçseydi asla bana dönmezdin. Onu isterdin. Ben ikinci seçenek olmak istemedim. Beni gerçekten sev istedim.
-evet belki o an onu seçerdim. Ama onun yanlış seçim olduğunu çabuk anlardım. Sonra tekrar seni isterdim.
-oyuncak değil bu mert. Anla artık deli gibi aşığım sana. Sen deli gibi aşık olduğun insanın seni ikinci plana atmasına dayanabilirmiydin?
-dayanamazdım. Dayanamadım da. Ben deli gibi aşık olduğum kıza olan sevgimi geç farkettiğim için kaybettim onu.
-ne?
-diyorum ki seni seviyorum ece. Sen gidince anladım. Geç kaldım. Ama seni çok özledim. Sensizlik zor be kızım.
-mert...
- biliyorum diyosun ki ya beni gerçekten sevmiyosan, ama ben seni seviyorum ecee.
- bende seviyorum mert.
- o zaman gitme. Bir daha bırakma biz. Beni.
- henüz değil mert izin ver bana. Emin olmam için zaman tanı. Ama söz veririm okulum bittikten sonra geri dönücem. Hem birbirimize uzakken belki deniyebiliriz. Uzaktan sağlam kalan aşklar yakından daha güçlü olurmuş.
-uzak mesafe aşkımı?
-evet. Buraya tiyatro gösterim için geldim. 4 gün sonra dönmek zorundayım. Ama yarın sizin kep töreninize gelicem.
- tamam.
- uzaktan deniycekmiyiz?
- deniycez. Seni kolay kolay bırakmayı düşünmüyorum.
Ece gülümseyerek saçını kulağının arkasına atmıştı. Ay ışığı yüzüne vururken o havuzun üzerindeki ışığın yansımalarını izliyodu. Üzerinde kot pantolan kot çeket olmasına rahmen buradaki en güzel kız oydu benim için.
- seni seviyorum ece. Dedim.
Gülümsemesi genişlerken bana döndü. Yüzünde oluşan gamzeleriyle bana baktı. Gülüşü çok güzeldi.
- bende seni seviyorum. dedi.Merhaba. Bu bölüm biraz kısa oldu. Ama ece ve mertin yarım kalan aşk hikayesine bir kapı aralamak istedim. Umarım beyenirsiniz. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rengarenk
ChickLitHer gidiş bir kaybediş değildir. Ve bazen kazanmak için, Önce kaybetmek gerekir... Hatırladığımızı sandıklarımız unuttuklarımızın küçük bir parçasıymış sadece. Boşa geçen iki yılı bizimle yeniden yazmaya varmısınız?... İyi geceler canım derdin...