Reagan çocuklarla kraliçenin gelmesini bekliyordu. Gerginliği geçmişti ama hala Kraliçe'nin gelmesini istemiyordu.
Lily ,"Kahyanın kraliçe gelecek demesinin üzerinden bir saat geçti gerçekten gelecek mi?"
"Umarım gelmez" dedi Reagan iç geçirerek.
Tam o sırada Kraliçe içeri daldı. Reagan şaşkınlıkla Kraliçe'nin içeri dalışını seyretti. Ortalık sessizleşmişti. Sanki etraftaki her canlı susmuş Kraliçeyi dinliyor, izliyor gibiydi. Bana mı öyle geliyor yoksa Kraliçe sinirli mi? diye düşündü Reagan. Kraliçe'nin kötü enerjisini hissedebiliyordu ama Kraliçe Reagan'ı yanıltarak gülümsedi ve yatağa yaklaşarak,
"Ah tatlım iyi misin?" dedi.
Reagan ne oluyor be daha demin suratı asık değil miydi, ben mi yanıldım acaba? Diye düşündü Reagan ve Kraliçeyi inceledi.
Yaşlı olmasına rağmen dik duruşu, gür sarı saçları vardı. Yürüyüşü bile ben asilim diye bağırıyordu. Mavi gözleri şefkat ve merakla bakıyordu. Yürürken uzun mavi elbisesinin arkasındaki tülü yerde sürünüyordu. Elbisenin arkasından uzanan büyük siyah kanatlar odanın iki yanına doğru uzanıyordu. Siyah boynuzlar sarı saçlarıyla tezatlık oluşturuyordu. Mavi elbisesine uyan mavi topuklu ayakkabıları ses çıkarıyordu. Reagan topuklu ayakkabı giymeyi hiç sevmezdi. Mağazada işi gereği topuklu ayakkabı giyerdi ve ayakları ağrır, ayak bileğinin arkası şişerdi. O günler işkence gibiydi. Mağazadaki işleri bittikten sonra ise akşam o ağrıyla garsonluk yapardı.
KRALİÇENİN KIYAFETİ
Reagan Kraliçe'nin sorusuna cevap vermedi. Onun yerine susup Kraliçeye bakmak yerine duvara baktı.
Kraliçe bunu fark etti ve kendi sorusuna kendi cevap verdi "iyisin"
Reagan hala sessizliğini koruyordu. Kraliçe elini uzattı ve tam Reagan'ın omzuna koyacakken Reagan refleksle Kraliçe'nin ona uzanan eline vurdu. Herkes şaşkınlıkla olanları izliyordu. Sessizliği bölen Kenneth,
"Reagan böyle yapma-" derken kraliçe susması için elini kaldırdı.
"Sorun değil. Şaşırmış olmalı"
Aman ne demezsin bir şaşırdım, bir şaşırdım diye geçirdi içinden Reagan. Kraliçe'den kötü bir enerji alıyordu. Bunu hissediyordu.
"Senin için bir doktor gönderteceğim" dedi ve Kenneth'e döndü "ne kadar süredir böyle?"
"Bu üçüncü günü efendim" dedi Kenneth.
"Tamam, tam zamanında gelmişsiniz. Yarın büyük gün"
Reagan merakına yenilerek "Büyük gün mü? dedi.
Kraliçe o güzel mavi gözlerini çevirerek "Evet, yarın kanatlarının çıkma evresinin son günü. Yarın biraz daha acı verecek ama kanatların aniden çıkacak ve bu olay tamamen bitecek" dedi gülümseyerek, sakin bir sesle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜNEŞ AĞACI
FantasyReagan küçüklüğünden beri güçlerini kontrol edemiyor, bu güçlerle nasıl başa çıkacağını bilemiyordu. Birde bu yetmezmiş gibi gözlerini açtığında bir ormanın ortasında yapayalnız buluyordu kendini. Burası neresiydi? Şuanda başında bekleyen üç yakışık...