BÖLÜM 35

3.3K 271 9
                                    

Reagan bıçağı atanın kim olduğuna baktı ve arkadaşlarını gördü. Bunu hiç beklemiyordu. Kraliçeyle konuşurken o kadar yalnız, çaresiz hissetmişti ki onların buraya geleceğini düşünmemişti.

Lily atından indi. Koşarak Reagan'ın yanına gitti. Yere, Reagan'ın yanına çömeldi.

Lily, "İyi misin?" dedi panik içerisinde. Onu inceliyor, bir şeyi var mı yok mu onu yokluyordu. Kanayan bacaklarını, kollarını görünce gözleri doldu. Üzgün bir sesle,

"Nasıl bu kadar aptal olabilirsin? Yaptığın çok pervasızcaydı." dedi.

Reagan, "Farkındayım ama şu an da bunu konuşamayız. Çok ciddi bir durum var." dedi ve kralın olduğu tarafa baktı.

Kral, kraliçenin yanında, güneş ağacının biraz uzağında, çıplak bir şekilde, yüzünde hiçbir mimik oynamadan öylece izliyordu. Sanki oyuncak bebek gibiydi. Bedenen buradaydı ama ruhen değildi.

Lily onun baktığı yere baktı. Kralı görünce ilk başta tanıyamamış gibiydi. Reagan'ın kulağına eğilip,

"Bu çıplak herifte kim?" diye sordu.

Reagan, "Kral" dedi.

Lily Reagan'ın dediğini anlamamış gibiydi. Kennethle konuşan kraliçenin yanındaki çıplak adama dikkatle bakmaya devam ederek,

"Nasıl yani bu kral mı? ama bu imkansız kral on yıl önce ölmüştü." Dedi dehşet içerisinde. Reagan'a dönüp,

"Ona benzeyen başka biri olmalı" dedi.

Reagan, "Hayır Lily, gözlerimle gördüm. Adam kendi kendine topraktan çıktı." diyerek topraktaki deliği gösterdi.

Onlar böyle konuşurken Kenneth kralın yanına doğru yürüdü. Lily tanıyamamış, emin olamamıştı ama Kenneth tanımış gibi görünüyordu.

"Kralım?" dedi kaşlarını çatarak ve orada öylece duran krala doğru yürümeye başladı. O da emin değildi ama biliyordu. Oyuncak misali, ayakta duran kişinin kral olduğunu. Diğerleri de Kenneth'in peşinden gittiler. Kraliçe onların daha fazla yaklaşmasına izin vermeden elini kaldırdı ve,

"Durun, daha fazla yaklaşırsanız sizi tek hamlede parçalarına ayırırım." dedi.

Herkesin kafası karışmıştı. Çünkü burada ne olup bittiğini kraliçe ve Reagan biliyordu, birde köşede duran yaşlı kahya. Askerler ve komutan Cedric daha gelmemişti ama onların gelmesi de uzun sürmezdi.

Reagan bacağı kanasa da güneş ağacından tutunarak ayağa kalktı. Lily onun ayağa kalktığını görmemişti çünkü Lily'in odaklandığı tek şey burada neler olduğuydu.

Reagan topallayarak Kenneth'in yanına doğru yürümeye çalıştı. Acıdan dişlerini sıkıyor, başı dönüyordu ama bu acı kanatlarının çıktığı zamana kıyasla daha azdı.

Lily onun bu halini görünce hemen Reagan'a destek olarak kolundan tuttu ve onunla birlikte yürüdü. Reagan Kenneth'in yanına gitti ve onun önüne geçti. Lily'in onun kolunu tutan elini bıraktı, onu da arkasına aldı.

Kraliçe çok güçlüydü. Onları koruyabilecek tek kişi oydu. Sinirle kraliçeye baktı ve her şeyi anlatmaya başladı. Sesli bir şekilde anlatınca bu olanların hepsi daha da gerçekçi olmaya başlıyordu. Reagan'a göre bunların hepsi bir şaka, hayal, halüsinasyon olmalıydı ama değildi.

"Sen halkına ihanet ettin. Onlar ölürken sen onları seyrettin ve hiçbir şey olmamış gibi davrandın. Tozlaşmanın tedavisini buldun ve her gün o tedaviyi kendine uyguladın." dedi.

Reagan bunları anlatırken Kenneth'in şaşırdığına emindi. Ona bunu anlatmamıştı. Hem anlatsa ne yapabilirdi ki? Kenneth onun sözünü keserek,

GÜNEŞ AĞACIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin