🎈Hoşgeldin. Başlama Tarihini alabilir miyim ➡️➡️
"Tohum..."
☆☆☆⸻☆☆☆
⸻Bin yıl kadar önce⸻
Küçük kız çalılıkların arasına saklanmış,sessizce ağlıyordu. Bıkmıştı artık o aptal çocuklardan. Durmadan kızla dalga geçiyorlardı babası olmadığı için. Onun arkasından kötü şeyler söyleyip hakaret ediyorlardı. Ne yapmıştı ki onlara...Bugün daha fazla dayanamayarak ona hakaret eden çocuklardan birine vurup burnunu kanatmıştı. Ardından koşarak uzaklaşmış buraya,yani ormandaki gizli yerine kaçmıştı.
Burası çalılıkların bol olduğu küçük bir göl kenarıydı. Suyu çok berraktı,güzeldi.
Yeşillik boldu ve etraf tenhaydı. Kimsecikler onu burada bulamazdı ne annesi ne de Ayana.Gözleri dolu dolu göle bakarken arkadan bir çıtırtı duymasıyla o tarafa döndü. Görünürde bir şey yoktu fakat önlemini alarak çalılıklara iyice gömüldü ve saklandı.
Çok geçmeden sarışın bir oğlan çıkmıştı ortaya. Küçük kız nefesini tutmuş ses çıkarmadan çocuğu izliyordu. Çocuk bacağını tutarak zar zor yürüyordu. Gök mavisi gözlerinde hüzün ve acı vardı.
Elizabeth çimen yeşili gözlerini bir an olsun çocuktan ayırmıyordu. Her hareketini takip ediyor,bir nevi durum analizi yapıyordu kafasında.
Çocuk güç bela gölün kıyısına ulaştı yavaşça yere oturdu. Kafasını önüne eğerek oturuyordu bu yüzden Elizabeth yüzünü göremiyordu. Çocuğun öyle ne yaptığını merak ederken duyduğu sesler ona cevabı vermişti.
Hıçkırıklar...Çocuğun ağzından hıçkırıklar kaçıyor,içli içli ağlıyordu. Bir süre sonra ağlaması iyice şiddetlendi. Ağladıkça omuzları inip inip kalkıyordu hıçkırıklar yüzünden.
Elizabeth daha fazla dayanamayarak kendi acısını bir kenara bıraktı ve yavaşça doğruldu. Sarışın çocuk,henüz onun ayağı kalktığını fark etmemişti. Elizabeth oğlana doğru ilerlemeye başladı temkinli adımlarla.
Tam arkasında durduğunda çocuk onu hala fark etmemişti. Boğazını temizledi.
"Merhaba."
Çocuk kızın sesini duyan duymaz ağlamayı kesmiş hızla arkasını dönmüştü. Dönmeden önce yüzündeki göz yaşlarınıda hızlıca temizlemeye çalışmıştı.
Sertçe sordu."Sen kimsin ve burada ne işin var?!"
Elizabeth çocuğun sesinin tınısını sevmişti,melodi gibiydi. Ama söylediği sözler de bir o kadar sinir bozucuydu.
Ellerini beline koyarak hafifçe çocuğa eğildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELIZABETH : House Of Mikaelson
FanfictionGeçici zevkler,hevesler,kalp kırıkları yarım kalan aşklar,körelmiş duygular... Kökenlerin Mystic Falls'a gelişiyle herkesin hayatı altüst olmuştu. Stefan,Elena,Damon,Bonnie,Caroline... Hepsi Klaus'un başlarına gelebilecek en kötü şey olduğunu düşünü...