Bölüm 42 | Söz Hakkı

246 40 5
                                    

...

Olaylar o andan sonra oldukça hızlı gelişmişti. Genevieve ile konuştuktan sonra Rebekah'ın anılarını onunla birlikte gören Klaus ihaneti öğrenmiş ve serbest kaldıktan sonra hastanenin içerisinde kızın peşine düşmüştü.

Tüm hastane onun sesi ile inliyordu.

"Rebekah!!"( ses kulağımda yankılandı aşkım ya )

Kız da olabildiğince hızlı bir şekilde kaçıyordu. Kovalamaca oynuyorlardı adeta. Kurttan kaçan kuzu veya kediden kaçan fare.

Cadıların istediği işte tam olarak buydu. Ailenin içten parçalanması ve en sonunda yok olması.

Celeste başından beri bunu planlıyordu.

İşte böyle, intikam alacaktı yıllar önce sevdiği adamdan. Elijah'tan. Fakat adamın da kendine göre bir planı vardı.

Öfkeli Klaus'u zapt etmek için oldukça uğraşmış, aile içinde büyük bir kavga olmuştu. Klaus, ihaneti kaldıramayarak kız kardeşini gerçek anlamda öldürmeye bile kalkmıştı.

Fakat tüm bu olanlara rağmen günün sonunda, yine Mikaelson ailesi kazanmıştı. Beklenildiği gibi.

Rebekah şehri terk etmiş ve özgürlüğüne kavuşmuştu. Marcel ise kızla gitmemiş, şehri terk etmeyi kendine yediremeyerek gölgelere çekilmişti.

Sıfırdan bir ordu kuracak, ve şehrini geri alacaktı.

Elizabeth, sonuna kadar karışmamıştı onlara. Görsün istiyordu cadılar, böyle aptal oyunlarla kazanamaycaklarını. Kendi kurallarına göre oynamaları gerektiğini onlara öğretecekti.

Yavaş yavaş, ilmek ilmek intikamı işlemeyi onlara da öğrenecekti.

Üstelik Davina da, Marcel ve Rebekah sayesinde hayata yeniden dönmüştü. Çünkü hayata dönen cadılardan birini öldürmeyi başararak bunu sağlamışlardı.

Cadılar, büyük bir hüsrana uğramışlardı işte, bir kere daha. Celeste, ihanetinin öğrenilmesi ile ölüme terk edilmişti. Bununla 3 hasat cadısıda dirilmişti sonunda, biri dışında.

Çünkü Genevieve, hala daha hayattaydı.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

...

Amaris, sıkıntıyla elini kalbine koydu. İçi sıkışıyor gibiydi, kötü bir şeyin habercisi gibi. Korkuyordu.

Şişen karnına baktı.

Kendisi dışında koruması gereken yegane şey, işte tam olarak buydu. Eliyle karnını sardı. Celeste'in ölmeden bir kaç saat önce, kendisine söylediklerini düşündü.

Ailesi hakkında bildiklerini.

"Gerçekten sıradan bir kurt olduğumu mu düşünüyorsun?"

"Gözlerinin mavi mavi parıldadığını gördüm. Bu normal bir kurtta olmaz. Senin ailen vaat edilen sürü."

ELIZABETH : House Of Mikaelson Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin