ELIZABETH : House Of Mikaelson

Bölüm 40 | Kızıl

...

Elijah'ın planı başarısız olmuştu. Evet,annelerinin külleri bebek aracılığıyla cadıların atalarına katılıp onları güçlendirmişti ama hasat ritüeli tamamlansa da başarılı değildi.

Olamamıştı.

Bir grup cadı tarafından engellenmişti. Hasat cadıları yeniden hayata dönmemiş, yerine başka güçlü cadılar dönmüştü.

Kökenler ile hesaplaşmak isteyen, oldukça güçlü cadılar.

Ve tabiki bütün bu karmaşanın ardında, Elijah Mikaelson'ın bizzat yardım istediği Sabine vardı.

Ya da gerçek ismiyle Celeste.

Hasat büyü gücünü çalmış ve intikam isteyen üç cadıyı diriltmişti.

Ortalık, iyice karışmıştı.

....

Elizabeth, başının ağrısıyla koltuğa oturdu. Kafasındaki sesler, her geçen gün daha da artıyordu sanki. Geçmemişti, susmuyorlardı.

Gözlerini kapattı ve kafasını geriye doğru attı. Mırıldandı.

"Sus artık, sus..."

Dişlerini sıktı. Kurtulmak istiyordu, ama yapamıyordu. İstemediği her şeyi her an her şekilde duymak zorunda kalıyordu.

Adeta bir işkenceydi.

Bir anda hissettiği şey ile gözlerini açtı, kafasını kaldırdı. Bir büyü hissediyordu, birisi kendisine büyü yapmaya çalışıyordu. Kendisi ile iletişim kurmaya çalışıyordu.

Zihnini iletişime açtı, yeniden gözlerini yumdu. Ne olacaktı,görmek istiyordu.

Çevresine bakındı, sonsuz bir karanlıktı. Çok geçmeden karşısında siluetler belirmişti.

Dört kadın vardı. Elizabeth, birinin Sabine isimli bir cadı olduğunu biliyordu. Amaris ve Mikaelson'lara yardım eden cadılardan.

Diğerlerini ise tanımıyordu.

Şüpheyle baktı cadılara, gözlerini kıstı. Sinirle soludu.

"Ne sikim istiyorsunuz? Ne o Klaus mu istedi bunu?"

Sabine gülerek öne çıktı, Elizabeth'e yaklaştı.

"Hayır, hayır. Sen bizi yanlış anladın, burada Mikaelson adına durmuyoruz."

"Peki ne halt için duruyorsunuz?"

Arkadaki cadıları işaret etti.

"Kendimiz için. Fransız Bölgesi cadıları adına buradayız. Ve senden yardım istemeye geldik Elizabeth Black. Sonuçta senin gibi birini karşımıza almak bizim zararımız olur."

Kadın kollarını göğsünde kavuşturdu, alayla cadılara baktı.

"Yardım mı? Ne için?"

Kendisi gibi kızıl olan başka bir cadı öne çıkmıştı.

"Mikaelson'ları devirmek için. Onlara son vermek için."

Elizabeth kahkaha attı. Alayla sordu, anlamamış gibi yaparak.

"Ne için ne için?"

Cadıları işaret etti.

"Siz mi devireceksiniz onları? Tamam tamam, bu kadar oyun yeter sevgililerim."

Arkasını dönmüş gidiyordu ki kızın sesini duymasıyla durdu.

"Oyun falan yok. Biraz ciddi kalmaya bakamaz mısın?"