...
"Elijah?!"
Kız eteklerini tutarak kendisini bekleyen adamın karşına geçti.
"Gelmişsin!"
Sarılmak istedi mutlulukla. Ama adam bir adım geri gitti.
"Mesajını aldım Amaris. Ama üzgünüm yardım edemem."
Amaris hayal kırıklığına uğramış yüzü ile birlikte baktı. Yavaşça kollarını indirdi, aralarında bir kaç adım vardı sadece, bir duvar gibi.
Görünmez bir duvar.
"N-ne demek istiyorsun?"
Elijah sıkıntıyla nefesini dışarı verdi.
"Elizabeth için yardım edemem."
Kızın kafasında yankılandı sözler.
"N-ne? Ama neden? Elijah o benim en yakın arkadaşım, kız kardeşim. Ayrıca senin de arkadaşın. En azından benim için yapamaz mısın?"
Elini tutmak istedi. Ama adam sertçe elini itti kızın.
"Neden senin için böyle bir şey yapayım? Üzgünüm Amaris, artık bitti. Ailemin tehlikeye girmesine asla izin vermem."
Arkasını döndü. Amaris'in gözünden ise yaşlar akmaya başlamıştı.
"Elijah! Gitme lütfen! Bırakma beni! Elijah!!"
Arkasına bile bakmadı adam. Ve gözden kayboldu.
Artık yerdeydi, Amaris.
"Bana bunu nasıl yaparsın..."
Yere kapanmıştı,toprağa. Kalbini tutuyordu. Canı acıyordu.
Aklına beraber yaşadıkları zamanlar geliyordu. Birlikte oldukları zamanlar, eğlendikleri, birbirlerine dokundukları...
Gözyaşları içerisinde parmağındaki çiçeklerden yapılan nişan yüzüğüne baktı.
Daha çok ağlıyordu şimdi.
...
Amaris dokunsan ağlayacak vaziyetteydi. Zar zor toparlanmıştı.
Sevdiği onu terk etmişti hem de gözünü bile kırpmadan.Gözünden akan bir kaç damla yaşı daha sildi. Yeterince ağlamıştı.
Elizabeth çoktan çıkmış olmalıydı, onu bulacaktı. Artık bununla uğraşmayacaktı.
Biraz ileride yükselen alevleri ve çevredeki koşuşturmaları gördü.
"Neler oluyor?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELIZABETH : House Of Mikaelson
FanfictionGeçici zevkler,hevesler,kalp kırıkları yarım kalan aşklar,körelmiş duygular... Kökenlerin Mystic Falls'a gelişiyle herkesin hayatı altüst olmuştu. Stefan,Elena,Damon,Bonnie,Caroline... Hepsi Klaus'un başlarına gelebilecek en kötü şey olduğunu düşünü...