...
Büyü ile içerisinden büyük bir gürültü ile açılmıştı. Kırmızı ışıklar çıkmıştı.
İçerisindeki kişi ise...
Ceset miydi zombi miydi canavar mıydı
yoksa bir kişi?Ayırt etmek zordu açıkçası.
Bilinen tek gerçek korkunç göründüğüydü.
Yüzündeki kanlarla, saçlarının dağınıklığıyla, gri soluk ten rengiyle, gözlerinin altındaki siyah-gri damarlarla ve gözlerindeki korkunç kırmızı parıldamayla...
...
Amaris gözlerini araladı ve telaşla fırladı. Anna yanındaydı.
"Anne!"
"Anna!"
Birbirlerine sarıldılar. Anna korkmuştu, titriyordu.
Amaris hem onu sakinleştirmeye çalışyor hem de etrafa bakınıyordu, anlamaya çalışıyordu neler olduğunu.Esther bağlıydı, Bennett'ler ve tanımadığı cadılar vardı etrafta. Sarışın vampir çemberin ortasında yatıyordu.
Bir kaç dakika içerisinde Caroline uzandığı yerden fırladı bir şeyler söyledi, belirsiz şeyler.
Amaris onun Elizabeth olmadığından emindi, peki Elizabeth neredeydi?Sorusunu aniden, büyük bir gürültü ile açılan tabut yanıtlamıştı. Şaşkınlıkla bakakaldı kadın, diğer herkes gibi.
Tabutun açılması ile birlikte hava öncekinden çok daha gürültülü ve şiddetli bir hal almıştı. Ruh ateşi yükselebildiği kadar yükselmiş ve şiddetlenmişti.Elizabeth kırmızı gözleriyle ileriye baktı, ateşe doğru. Kontrolünü eline alamadığı için büyü gücü,manası kontrolsüzce yayılıyordu.
Tabutun içerisinden çıkmak için hamle yaptı, kendisini çok güçsüz hissediyordu. Adımını toprağa attığı an iliklerine kadar doğayı ve gücü hissetti. Derin bir nefes aldı, sonunda buradaydı.
Gözlerinin kırmızılığı dinmişti,büyü gücünün kontrolünü yavaş yavaş yeniden eline alıyordu. Ama hala çok güçsüz,halsiz ve zayıftı. Ten rengi griydi bir ölü gibi, göz altlarındaki damarları siyahtı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELIZABETH : House Of Mikaelson
FanfictionGeçici zevkler,hevesler,kalp kırıkları yarım kalan aşklar,körelmiş duygular... Kökenlerin Mystic Falls'a gelişiyle herkesin hayatı altüst olmuştu. Stefan,Elena,Damon,Bonnie,Caroline... Hepsi Klaus'un başlarına gelebilecek en kötü şey olduğunu düşünü...