....
Elizabeth,yattığı yerden tavanı izliyordu. Balo çoktan bitmiş sabah bile olmuştu. Esther'in çocuklarını öldürme planını ise oldukça iyi öğrenmişti.
Aklı karışıktı ama toplardı. Önemli olan bu akşamdı.
Vakti gelmişti.
Kendine has gülüşünü takındı. Dışarıdan gören biri muhtemelen deli zannederdi,çokda umrunda olduğu söylenemezdi.
Çünkü ona göre, insanlar sadece konuşurlardı.
...
Amaris usulca ormana yaklaştı. Elijah,kızı burada bir yere saklamış olmalıydı,aramadığı tek yer burası kalmıştı. Elena onlara lazımdı.
Onu bulmalıydı ve Elizabeth'e getirmeliydi. Böyle istemişti kız, telefonda.
Saatine baktı,20.00
Vakti bitmek üzereydi.
Kokuları ve sesleri izleyerek kızı aramaya koyuldu. Ne kadar çabuk bulursa o kadar iyi olurdu.
Nihayet yaklaşık yarım saat süren bir çabayla kızı bulmuştu. Ama bir sorun vardı.
Rebekah.
O da buradaydı ve adeta Elena'ya bekçilik yapıyordu. Elena'yı ele geçirmeliydi, büyü için kıza ihtiyaçları vardı.
Yeniden saate baktı. 20.40
Zamanı tükeniyordu. 21.07'de dolunay vardı,acilen halletmeliydi.
Amaris gözleri mavileşirken konuştu.
"İnceldiği yerden kopsun artık, bende yakıyorum gemileri!"
Kurt hızını kullanarak arkadan Rebekah'a saldırdı ve boynunu kırmadan önce kızın kulağına fısıldadı.
"Üzgünüm,Bex."
Rebekah yerdeydi artık. Elena korkuyla Amaris'e ve onun parlayan mavi gözlerine baktı. Sesi titrerken sordu.
"Jennifer?!"
Amaris parlayan gözlerini kıza dikerken konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELIZABETH : House Of Mikaelson
FanfictionGeçici zevkler,hevesler,kalp kırıkları yarım kalan aşklar,körelmiş duygular... Kökenlerin Mystic Falls'a gelişiyle herkesin hayatı altüst olmuştu. Stefan,Elena,Damon,Bonnie,Caroline... Hepsi Klaus'un başlarına gelebilecek en kötü şey olduğunu düşünü...