2! 3!

Bölüm 4

Medium: SELİN ÇEVİK

Derin Aksoy'dan ;

Uzun arayışlar sonucu bulduğumuz sınıfımıza gittik.

Ben önlerde bir yere otururken Nida ise en arkalarda kimsenin onu rahatsız edemeyeceğini düşündüğü bir sıraya oturdu. O oturacak yer bulana kadar nereye oturacağını merak edip onu izledim. Oturduğu yeri görünce kafamı "Bu kız hiç değişmicek" dercesine salladım.

Yazardan;

Derin için her şey harika gidiyordu heyecanlı ve istekliydi fakat Nida için aynı şey söylenemez. "Ben nerden geldim buraya" dercesine etrafına bakınıyordu. Diğer yandan Mira ve Selin de sınıflarına yerleşmiş geçen sene olduğu gibi bu sene de aynı dersleri alıyorlardı.

Özgür ve Arda da aynı dersleri alıyorlardı fakat onların sınıfında tanıdık yüzler vardı. SUDE ÖZBEY ve EMİR KOÇYİĞİT. Özgür ve Derin'in eski çocukluk arkadaşları, uzun süredir konuşmuyolardı. Özgür ön sıralarda Emir ve Sude'yi görünce yüzünü ekşitti.

-"Hassiktir bunlarla aynı sınıfta mıyız?" Dedi Özgür.

Bunu duyan Emir kafasını kaldırıp Özgür'e baktı.

-"Boşver, arka sıralara oturalım."

Arda Özgür'ün kolundan tutup arka sıralarda bir yere oturttu.

Bütün gün Derin okulu gezmiş Nida'yı ise peşinden sürüklemişti.

Derin Aksoy'dan;

O kadar meraklıydım ki bütün gün okulu gezdim.
Birkaç tenefüs Nida da benimleydi ama daha fazla dayanamayıp gitmek istediğini söyledi.

-"Off yeter ya yoruldum ben sınıfa gidiyorum." Dedi yorulduğunu belli ederek.

-"Yaa geziyoduk."dedim biraz üzgün çıkan ses tonumla.

Bu kez daha sakin bir şekilde
-"Tamam sen gez biraz dinleniyim gelirim." Dedi.

Bana kıyamayacağını biliyordum o gider gitmez sırıttım ve etrafa bakınmaya devam ettim.

Gerçekten çok büyük bir okuldu ayrıca çok yakışıklı çocuklar vardı.

Günün yarısını etrafımdaki nimetleri dikizlemekle geçirdim.

İlk defa okul görmüş gibi aylak aylak gezerken bir yerlerden müzik sesleri duydum ve sessizce müzik sesinin geldiği yeri takip ettim.

Uzaktan gördüğüm kadarıyla şarkı eşliğinde dans ediyorlardı. Çok hoşuma gitmişti saatlerce izleyebilirdim. Biraz daha yaklaştım ama sanırım başkalarının girmesi yasaktı. Oraya bir sürü kız doluşmuştu ve onları çıkarmaya çalışıyorlardı.

O karmaşadan sesler geliyordu. "Çook yakışıklıı"
Evet anladığım kadarıyla dans edenler arasında yakışıklı bir çocuk vardı.

Görevli olduğunu düşündüm fit vücudlu sesi oldukça kalın bir Hoca
-"Kızlar lütfen çok kalabalıksınız arkadaşlarınız rahatsız oluyor." Dedi sinirli çıkan sesiyle.

Oraya girmenin yasak olduğunu teyit etmiş oldum. Oraya girip izlemek istiyordum ama dersimin başlamasına az kaldığını farkedip oradan uzaklaştım.

Ders her zamanki gibi aşırı sıkıcıydı uyumamak için kendimi zorluyordum.

Her ne kadar üniversite olsa da ders derstir.
Prof. Dersi erken bitirdi. Bu bizim son dersimizdi. Ağır hareketlerle çantamı toplayıp koluma taktım.

Arkamı döndüm ve Nida'nın orada olmadığını farkettim. Nasıl sıkıldıysa ışık hızıyla çıkmış sınıftan. Kapıdan çıktım, beni bekliyordu. Koluna girdim ve dışarı çıktık.

Bahçeye indiğimizde Arda ve Özgür'ü gördük. Anlaşılan Basketbol maçı vardı.
Tezahürat yapmak için en önlerde bir yerlere oturduk ve bağırmaya başladım.

-"Özgür"

-"Özgür"

-"Özgür"

-"Derin kulağımı s*ktin sus ve otur."
Nida kolumdan tutup oturttu.

Bu da her şeyden rahatsız. Gözlerimi devirdim ve maçın geri kalanını susarak, ses çıkarmadan izledim.

Maçı Özgür'ün takımı aldı. Bir anda gaza gelip seyirci yerinden kalktım ve sahaya doğru koştum.

-"Tebrik ederim."
Alkışlayarak söylemiştim.

-"Alışılmadık bir durum değil." Dedi Özgür kasıla kasıla.

Kahkaha attım.

-"Ya ya." Katılırcasına söylemiştim.

Arda Nida'nın oturduğu yere bakıyordu.
Onu öyle görünce konuşmaya başladım.

-"Selin ve Mira hala derste, bizimki erken bitti."

-"Şey.. ben öylesine baktım."

-"Okay, bende öylesine söyledim." Dedim ve sırıttım.

...

OYLAMAYI UNUTMAYIN💕