2! 3!

Bölüm 26

İrkilerek arkamı döndüm. Rüzgardı. Kocaman gülümsedim. Bu an bana ilk tanıştığımız zamanı hatırlattı.

-"Evet birini arıyorum." Dedim gülümseyerek.

-"Yakışıklı, kasları olan biri mi?"

Kıkırdadım.

-"Biraz da egolu."

Bu sefer o da gülmüştü.

-"Bir şey mi oldu?"

-"Buraya gelmem için bir şey mi olmalı?"

-"Hayır en son utanıp kaçmıştın da ondan."

Ben onu tamamen unutmuştum. Unuttuğumu belli etmeden konuştum.

-"Utanmadım ki." Kollarımı göğsümde birleştirmiştim.

-"O yüzden kaçtın."

-"Kaçmadım."

-"Peki senin dediğin olsun."

Kollarımı açtı ve elimi tuttu.

-"Gel dans edelim."

Hayır demedim ve ona eşlik etmek için odaya girdim. Herkes bana bakıyordu. Muhtemelen sevgili olduğumuzu sanıyorlardı.

Grubun arasına karışarak gelişi güzel dans ettik.

Baya terlemiştim. Rüzgar bize su almaya gitmişti. Odada benden başka kimse kalmamıştı. Rüzgar geldiğinde elinde 2 şişe su vardı birini bana uzattı. Biraz içtim o ise beni izliyordu.

-"İçmeyecek misin?" Dedim elindeki şişeyi göstererek.

Bir şey demeden şişenin kapağını açtı ve başından aşağı döktü. Islak haliyle fazlasıyla yakışıklı görünüyordu.

Gülümsedim ve yarıda kaldı çünkü Rüzgar üzerime su fırlattı. Kendi şişemi bıraktım ve onun elinden şişeyi almaya çalıştım.

Yerler ıslak olduğundan Rüzgar kayıp düştü ve bende onun üzerine düşmüştüm. Telaşla kafamı kaldırıp gözlerine baktım.

-"İyi misin?"

-"Çok iyiyim şuan" dedi üzerindeki beni gösterek. Utandım ve kalbim çok hızlı atıyordu.
Eminim o da kalp atışlarımı duyuyordur.

-"Hayırlı işler kanka." Diyerek odadan çantasını alıp çıktı.

Bu Kerem'di. Bizi hep bu şekilde yakalıyordu. Hızlıca kalktım Rüzgar'ın üzerinden saçlarım ıslanmıştı. Saçımı açıp tekrar bağladım.

-"Susadım." Dedi Rüzgar.

Daha sonra benim su şişemi alıp kafasına dikti. Sadece Rüzgar'ı izledim. Bir insan su içerken bile nasıl yakışıklı görünebilirdi ki.

-"Neden öyle bakıyorsun? Kızdıysan sana yenisini alayım." Dedi Rüzgar elindeki şişeyi gösterek.

-"Hayır kızmadım." Dedim ve hala onu izliyordum.

Elindeki su şişesini yere bıraktı.

Bir şey demeden arkasını döndü ve çantasının içinden t-shirt çıkardı. Birden üstünü çıkarınca tepki verdim.

-"Ne yapıyorsun?"

-"Üstümü değiştiriyorum." Aynı zamanda yeni çıkardığı t-shirt'ü giyiyordu.

-"İnsan bi gözlerini kapat der."

-"Görmediğin şey mi?"

Haklıydı onu daha önce de görmüştüm. Bir şey demedim.

Bu gün eve Rüzgarla gidecektik ama Özgür Rüzgar'ı basketbol maçına davet etmişti. Kerem de orada olacaktı bu yüzden Nida orada kalmak istemiyordu.

Israrlarıma dayanamayıp benimle geldi. Önlerde bir yere oturduk ve izlemeye başladık. Rüzgar ve Özgür rakip takımdı bu yüzden kime tezahürat yapacağımı şaşırmıştım.

Hangi takım kazansa bağırıp seviniyordum. Nida ise sadece oturmuş maçı izliyordu.

Nida Kerem'e dönüp bir kere bile bakmamıştı. Kerem arkalarda oturuyordu ve etrafında bir sürü kız vardı.

Maçı Özgür'ün takımı kazanınca sevinç çığlıkları atarak Özgür'e doğru koştum. Yanına gittiğimde sarılarak tebrik ettim. Sarılmama karşılık verdi ve beni kendinden uzaklaştırdı.

-"Terliyim. Fazla yaklaşma."

Gülümseyerek kafamı salladım. Rüzgar'a baktığımda ters ters bana bakıyordu.

Yenilginin verdiği sinir ve şuan benim mutlu olup Özgür'e sarılıyor olmam onu epey sinirlendirmişti anlaşılan. Kıkırdadım ve ona doğru ilerledim.

Bağırışma sesleri geliyordu. O yöne baktım herkes Kerem'in etrafına toplanmıştı. Rüzgar koşarak Kerem'in yanına gitti.

Bende gittim. T-shirt'ü kan olmuştu muhtemelen dikişleri patlamıştı. Rüzgar yaraya bakmaya çalışıyordu ama etrafımızdaki kızlar çok zorluk çıkarıyordu. Nida'nın elinde ilk yardım çantasıyla koşarak buraya geldiğini fark ettim.

Rüzgar ile birlikte pansuman yapmaları için aradan çekildim. Rüzgar Kerem'in t-shirt'ünü kaldırınca kızlar hep bir ağızdan çığlık atmaya başladı.

-"Kerem yine bıçaklanmış."

Rüzgar sinirlenip bağırdı.

-"Kızlar lütfen müsaade edin biraz."

Ben kızları uzaklaştırmaya çalıştım Özgür ve Arda'da bana yardım ediyordu.

-"Böyle olmayacak hastaneye gitmemiz lazım." Dedi Rüzgar.

Özgür'ün yardımlarıyla Kerem'i kaldırdılar.

-"Siz tutun ben arabamı alıp geliyorum." Nida ve Özgür'e söylemişti.

Çok geçmeden sahanın dışında Rüzgar'ın dikkat çeken siyah arabasını gördüm.

-"Geldi." Dedim Özgür'e bakarak.

Arda ve Özgür Kerem'in kollarının altına girerek arabaya götürdüler.

Bizde arkalarından baktık. Ben Nida'nın elini tutuyordum.

-"Sen nasıl Kerem'in vücuduna dokunursun."

Arkamızı döndük. Bir üst oturma yerinde olan kız Nida'ya söylüyordu bunları.

-"Çocuk acı çekerken bu mu dikkatini çekti." Dedi Nida. Sesi yüksek çıkıyordu sanırım sinirlenmişti.

-"Evet." Dedi kız, bağırarak.

Nida kıza doğru adım attı bense elinden tutup kendime doğru çektim.

-"Tamam Nida sakin ol, gidelim."

Nida birkaç saniye gözlerinden alevler çıkan kızla bakıştı.

-"Nida! Hadi!"

Nida'nın elini tutuyordum. Nida gözlerini kızın gözlerinin üzerinden çekip önüne döndü. Adım atmak üzere iken arkadan biri Nida'yı sert bir şekilde itti.

Nida dengesini kaybetti onu tutmak istedim ama çok ani olmuştu Nida'yla beraber sahaya doğru yuvarlanırken gözlerim karardı. Tek duyduğum şey birilerinin adımı seslenmesiydi.

...

OYLAMAYI UNUTMAYIN💕