Kelimenin tam manasıyla arafyadım. Bir yanım Güney'e her şeyi anlat diyor diğer yanım bunun hiçbir şeye yaramayacağını söylüyor.
Zamanında sevdiği kıza bile konu da inanmamışken şimdi bana neden inansın ki?
O yüzden şimdilik bir şey söylemeyeceğim Güney'i inandıracak elle tuttulur bir şey bulmadan hamle yapmayacağım. Ve bu mesele sadece Ateş ve Damla meselesi de değil. Baran'ın bizi istediğine inandırabilmesi. Bir ders alsın istiyorum.
Ee tabi birde Ateş var. Eskiden olsa Ateş böyle süt dökmüş kediler gibi yanıma gelip benle konuşmak için bir adım atmış olsa seviçten havalara uçardım ama şimdi nedense hiçbir tepki vermiyordum. Çünkü Baran'la onu kıyaslıyorum ve Baran'ın yalanlarına karşılık , Ateş'in üstünlük gösterileri. Onları neden kıyaslıyorum bilmiyorum ama...
"Ne o çok dalgınsın?" diyen yanımda oturan Güney'e baktım.
Dersimiz bedendi ve spor salonundaki tribünde oturuyorduk.
"Dalmışım öyle.."
Pek inanmamış gibi baktı bana "Öyle olsun bakalım.."
"Güney.." dedim ona dönerek.
Güldü ve "Hah geliyor bakalım söyle.."
"Sen Asiye'yi seviyor musun?" dedim şüpheyle.
Gözleri kısıldı "Bu da nerden çıktı?"
Omuz silktim "Nerden çıktıysa çıktı seviyor musun sevmiyorum musun onu söyle?"
Gözlerini gözlerime dikti ve "Tahmin bile edemezsin ne kadar sevdiğimi.. Yani bazen uyuzluk yapmıyor değil ama seviyorum yinede..."
Arkasına yaslanmıştı "Peki sana senin için önemli bir konuda yalan söylediğini bilseydin ne yapardın?" diye merakla sordum.
Kaşları çattı "Defne lafı geveleme bildiğin bir şey varsa direkt söyle.."
Gülümsedim renk vermemek için "Yok ya ne bileceğim konuşuyorum işte öyle.."
Güney doğru söyleyip söylemediğimi anlamak için yüzümü incelerken basket sahasından Yağız "Güney hadi gel başlıyoruz.." diye seslenince Güney ayaklandı.
Yanağımdan makas alıp "Bana şans dilede galibiyetle yeneyim şu Yağız'ı.." deyip sahaya indi.
Burası epey büyüktü. Bir kısımda kızlar voleybol oynarken diğer kısımda kızlar voleybol onuyordu. Birkaç kişi begminton oynuyordu.
Voleybol oynayan takıma baktı. Kafa dağıtmak için onlara katılmayı düşünüyordum ki iki kişinin yanıma oturduğunu fark ettim. Göz ucuyla baktığımda Baran ve onun en sağdık yancısı Azat'ı görüm.
Azat "Naber?" dedi alayla gülümseyerek.
Ayaklandım ve "Size iyi oturmalar. Ben voleybol oynayacağım.."
Baran donuk donuk bakarken Azat Baran'a hitaben "Sana söylemiştim bu kızda oyunculuk kabiliyeti sıfır.."
Derin bir nefes verip Azat'a "Bakıyorumda sahibin tasmanı gevşetmiş izin almadan konuşabiliyorsun.. Senin için büyük gelişme.."
Azat sinirle ayağa kalkacakken Baran eliyle onu durdur. Azat'a alaycı bir gülümseme attım.
Baran soğuk bakışlarıyla oturmamı işaret etti ama görmezden gelip sahaya doğru ilerlemeye başladım.
Baran "Damla'dan duyduklarının hesabını sormayacak mısın?"
Olduğum yerde kaldım. Evet bilmesi beni şaşırttı çünkü bu konuşma yapılırken sadece Ateş , Barkın , Pelin , ben ve Damla vardı. Nasıl olurda bundan haberi olabilir?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zehir -Yeni Başlangıçlar
Fiksi RemajaBu bir yapboz. İhtişamlı ve tehlikeli. Kayıp parçaları bulup ,yerleştirmek çok zor. Ama burda imkansız diye bir şey yok. 19 ocak #korku 1. sıradayız🙅 12 şubat #aksiyon 1. sıradayız🌟 24 mart #çete 1. sıradayız 🎈 15 nisan #sosyopat 1. sıradayız