Zehir -Yeni Başlangıçlar

17.Bölüm

Beden dersi bitmişti ama üstümü değişmek istemedim. Böyle çok rahattım.
Ateş'in bana söylediği şeyi düşünüp sinir oldum.

'Sonko sen onlordon forklo bor şoy yopton' diye onu taklit ettim.

Pelin gülerek "Sen iyice delirdin haa." dedi.

"Ya hayır sen kimsin ki ben sana bakayım kendini beğenmiş ukala." dedim sinirle.

Pelin "Ayy yeter ama Defnee." deyip isyan etti.

Ben susarken Pelin "Acaba yeni görevin ne olacak?" dedi merakla.

Ellerimi iki yana açıp "Kim bilir bu defa nasıl tehlikeli bir şey isteyip kaçmamı bekleyecek."

O an aklıma bir şey geldi. "Pelin sen Ceyda'nın da çeteye girmek istediğini söylemiştin ona nasıl görevler verdiler ? Barkın sana hiç söyledi mi?" dedim merakla.

Pelin yanaklarını şişirip "Fark ettiğin gibi Barkın'la nerdeyse hiç buluşamıyoruz. Buluşunca da çeteden bahsetmez yani. Ben merak edip sorsam bile çok üstü kapalı cevaplar verir."

Ona bakıp "Sevgilin bir hodük biliyorsun değil mi? Ve çok kaba."

Pelin "Ateş'in çetesinden olupta öyle olmayan var mı? Umarım sende onlara benzemezsin. Ben hâlâ anlamıyorum niye çeteye girmek istiyorsun?"

Bu konun uzayıp tartışmaya döneceğini bildiğim için cevap vermedim. Okulun bitmesine son bir saat vardı.
Sınıftan içeri giren Elif dikkatimi çekti. Çeteden kimseyle aynı sınıfta değildim.

Elif önümde durup duygusuzca"Kantine gel." deyince biraz şaşırdım sesi soğuktu.

Pelin'i sınıfta bırakıp Elif'in peşine takıldım.

" Canın bir şeye mi sıkkın?" dedim merakla.

Elif beni şaşırtarak daha sıcak bir sesle "Bu da nerden çıktı?" deyince şaşırdım.

"Ne bileyim sınıftayken sesin biraz farklıydı soğuk gibi."

Elif tek kaşını kaldırıp "Elbette ki öyle olacak. Bizden olmayan kişilerin yanında kendimizde ödün vermeyiz."

Burda Pelin'i kastettiğini anladım.

Ve ekledi "Yakında sende böyle olacaksın." sadece şaşkınca ona baktım.

Kantine girince çetenin masasına oturduk. Onlar kendi aralarında benim anlamadığım konulardan konuşuyorlardı. Sıkılmaya başlamıştım.
Cebimde olan telefonumun çaldığını fark edince çıkarıp baktım 'ailenin yüz karası' yazısını görünce şaşırdım.

Güney şimdi niye arıyordu ki beni?

Telefonu açıp "Efendim?" dedim.

Ateş'in beni izlediğini farkettim.

Güney "Ne yapıyorsun?" deyince tek kaşımı kaldırıp alayla "Sence?" dedim.

Güney "Neyse kapatıyorum." deyince şaşkınca "Niye aradın?" dedim.

Güney "Bir oyun oynuyorduk ve rehberimden rastgele birini aramak zorunda kalınca seni aradım."

Kahkaha atıp "Böyle aptalca oyunları kızılın yanında oynama hayır yani senin aptal olduğunu anlayacak." dedim alayla.

Güney "Bence beni sinirlendirme ufaklık." deyince gülümseyip "Tamam tamam kapatıyorum." deyip kapattım.

Ateş sert bir şekilde "Kimdi o?" deyince 'sana ne' dememek için zor durdum.

"Kardeşim." dedim kısaca.

Elif alayla araya girip "Geçen sefer az daha karşılaşıyorduk abicinle." deyip göz kırpınca gülümsedim.