DİLRUBA

BÖLÜM 5

Sonunda akşam saat 6 olduğunda ablam ve Kerem abi beni yolcu etmek için benimle kapıya çıkmışlardı.

Kürşat da Lale ablalarla çıkıp yanımıza gelmişti.Feride teyze yanımıza gelip onu tembih etmeye başladı.

"Oğlum aceleniz yok, yavaş yavaş gidin tamam mı? Firuzecim sende bu oğlanı atık tutmaya çalış,mazallah uykusu falan gelir." diyince kafamı salladım gülümseyerek.

"Tamam annem merak etme uykumu aldım ben."

"Ayperi'm bana haber ver tamam mı?
Aklım sende kalır." diyen ablamın gözleri hala endişeliydi.

"Tamam canım içi merak etme her adımımda seni bilgilendiririm." diyerek kıkırdadım,biraz daha beklesem ağlamaya başlayacaktı.

O da gülümseyerek kollarını bana sardı ve kulağıma fısıldadı.
"Sakın,o eve gitmek yok." dedi.
Bunu yapmadan korkuyordu.Geri çekildiğinde kafamı sallayarak yanağına öpücük kondurdum.

Daha sonra Kerem abi ile sarıldık.
"Bir şey olduğunda hemen bizi arıyorsun Ayperi,tamam mı?" diyince kafamı salladım ve arkamı döndüm.Artık gidiyor gibiydim.

Kürşat da Leyla ablaya sarıldıktan sonra gelip küçük çantamı elimden aldı.

"İyi yolculuklar çocuklar." dedi Feride teyze.Bende Kürşat'ın arkasından ilerleyip arabaya bindim.Az sonra o da yerine geçtiğinde bana döndü.

"Kemerini tak Ayperi"

İlk defa Ayperi demesine şaşırsam da onu onaylayıp kemerimi taktım.Kürşat arabayı çalıştırınca son kez bizimkilere el sallayıp önüme döndüm.

"Hemşirelik okuyormuşsun?" dedi bakışlarını bana çevirmeden.

"Evet,şuan 4. sınıftayım.
Beklemiyor muydun yoksa?" dedim bende.

"Hayır,aksine sende tam hemşire tipi var.
Ya sen,bekliyor muydun bir yüzbaşı olmamı?" dedi kısa bir an gözlerini bana çevirip.O an biraz garip olsam da anında bakışlarımı çevirdim.

"Hmmm bence sende tam otoriter bir savcı tipi var.Ama asker çıkmana çok şaşırmadım." dedim kıkırdayarak.

"Aslında hukuk bölümünü 2. sınıfta bıraktım." dedi omuz silkerek.
Açıkçası buna şaşırmıştım.

"Gerçekten mi? neden peki?" dedim merakla.

"Benim hayalim değildi,ailem çok istediği için gittim ama devam etmek istemedim." diyince kafamı salladım.Herkesin hayali farklıydı,mesela ben ortaokuldan beri hemşirelik istiyordum.

"Toprak,Harun ve Azra da asker o zaman?" dedim.

"Toprak ve  Harun benim timimde asker evet ama Azra avukat onunla bölümden tanışıyoruz." diyince kafamı salladım.
Zaten asker olmak için fazla kırılgan görünüyordu.

Ondan sonra hiç konuşmamıştık.
Ben yolu izlerken uyuya kalmıştım ve klimanın etkisiyle güzel bir uyku çekmiştim.

"Ayperi" derinden gelen sesi duyunca gözlerimi araladım.Kürşat bana oldukça yakın bir şekilde koluma dokunmuş beni uyandırmaya çalışıyordu.

"Kusura bakma,normalde bu kadar derin uyumam." dedim utançla bakışlarımı eğerek.Küçük bir kıkırtı çıktı dudaklarından.

"Sorun yok Ayperi sadece 2 kez seslendim." diyince rahatça nefesimi verdim.

"Mola verelim dedim,daha sonra yola devam ederiz." diyince kafamı salladım ve birlikte arabadan indik.

Durduğumuz yer küçük bir mola alanıydı.Kürşat restoranta girince arkasından onu takip ettim ve birlikte cam kenarında bir masaya yerleştik.