ERTESİ GÜN
Dün gece Korhan'ı aniden yıkıp döktükten sonra pişman olmuştum.Aptal korkularım beni öylesine içine çekiyordu ki, Korhan'a kapılmaktan çok korkuyordum.Bu düşünce beni yiyip bitirirken birden ağzıma geldiği gibi söylemiş ve Korhan'ı hayal kırıklığına uğratmıştım.
Korhan çok güzel bir adamdı.
Hayır, kastettiğim asla dış görünüşü değildi.Yakışıklı bir adamdı ama asıl beni ona çeken güzel kalbiydi.Hiç düşünmeden benim için bir yalan söylemiş ve büyük bir oyuna girmişti benimle, üstelik Çınar'ı da riske atarak.Gece boyunca bunları düşünüp kendi kendimi yemiştim.Ama bir yandan da daha fazla ona kapılmamak için doğru yaptığıma inanıyordum hâlâ.Ama ne olursa olsun bu işi düzgünce bitirmemiz gerektiğini fark etmiştim sonunda.
Ama üzerinden biraz zaman geçmedikçe Korhan'ı arayacak yüzüm yoktu.O dün bana güvenerek içini açtığında onu tam da yarasından vurmuştum.O anki ifadesi gözlerimin önünden gitmiyordu.
Tüm gün bakıştığım tavandan gözlerimi çekerek yatağımdan kalktım.Staj için saatin yaklaştığını görünce istemeden de olsa kıyafetlerime doğru ilerledim.Bugün aşırı yorgun ve düşünceli olduğum için canım hiçbir şey yapmak istemiyordu.
Çalan telefonum ile masamın üzerine ilerledim bir ümit Korhan'ın olmasını umarak ama gördüğüm yabancı numara ile tekrar düştü omuzlarım.
Telefonu açtım ve konuştum.
"Buyurun?"
"Ben Perihan Ayperi, Korhan'ın annesi." Perihan hanımın ben aradığına şaşırsam da belli etmedim.
"Buyurun Perihan hanım?" dedim sakince.
"Eğer müsaitsen birazdan atacağım konuma gelebilir misin? seninle konuşmam gerekenler var." diyince kaşlarımı çattım.Yine de bana söyleyeceği şeyleri bilmeme rağmen kabul ettim ve telefonu kapattık.
Üzerime rahat bir şeyler ayarlayıp bir süre hazırlanmakla uğraştım.Sanki hiç derdim yokmuş gibi Perihan hanımın laflarını duymaya gidiyordum.
Hazırlanıp aşağı indiğimde dedem yoktu, toplantısı olduğu için erken gitmiş olmalıydı.
Evden çıkıp dedemin arabasına doğru ilerledim.Bir an önce Perihan hanımla konuşup yanından ayrılmalıydım, çünkü diyeceği şeyleri az çok biliyordum.
Aradan geçen yarım saatin ardından şimdi Perihan hanımın gönderdiği konuma gelmiştim.Derin bir nefes alıp arabadan indim ve kafeye ilerledim.
İçeriye girdiğimde lüks olduğunu her haliyle belli eden bir yer seçmiş olmasına şaşırmadım.İlerdr bir masada dik duruşuyla bana baktığını görünce adımlarımı ona çevirdim ve yanına gittim."Hoşgeldin Ayperi otursana." diyerek karşısındaki yeri gösterdi,kafa sallayarak yerime geçtim.
Çantamı bir köşeye bırakıp ona döndürdüm bakışlarımı.
"Bakın Perihan hanım burdan sonra hastaneye geçmem gerekiyor sizi dinliyorum yani." dedim direkt.
Birbirimizden haz etmediğimize göre hal hatır sormaya da gerek yoktu,zaten onun da buna niyeti yoktu."Aslında Korhan ile sevgili olmasan seninle çok iyi anlaşabilirdik." diyince gözlerimi devirdim.
"Lütfen asıl konuya girebilir misiniz?"
Beni baştan aşağı süzerek ağır ağır kafasını salladı.
"Bak Ayperi seninle açık konuşacağım.
KorhanHayal'i bana gelin olarak getirdiğinde nasıl onay vermediysem sana da onay vermiyorum." diyince güldüm."Peki,zaten sizin onayınıza ihtiyacımız olacağını sanmıyorum." dedim kaşlarımı çatarak.
"Bu işi burada bugün bitireceğiz Ayperi.
Korhan Ece ve Çınar ile bir yuva kuracak ve sen ondan ayrılacaksın." dedi bastıra bastıra.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİLRUBA
Romance"Buradayım, aklım başıma yeni geldi Ayperi'm.Açmaz mısın bana tekrar kalbinin kapılarını? bize bir şans vermez misin?" diyince kafamı sağa sola salladım yavaşça. "Artık karşında eski Ayperi yok,senin için kendini bile düşünmeyen o kadın değilim artı...