Bazen bir şeyleri değiştiremezdiniz.Tıpkı Kürşat'ın yaptığı itiraf gibi.
Nasıl olurdu da daha 1 saat önce benden hoşlandığını söyleyen adam yarın evleniyor olabilirdi?
"T-tabi onu söyledi bana." dedim yüzüne bakmadan.Nasıl bana böyle bir şey söylediğini anlatabilirdim ki?
"O zaman birlikte gideriz yarın,hem burada kalırsın olmaz mı?" diyince daldığım yerden kaçırdım bakışlarımı.
"Abla aslında benim bir projem vardı bugün gitsem iyi olacak." dedim.
Bu halde burada daha fazla kalamazdı., olanları hazmedemiyordum.
"Ama birlikte yemek yiyecektik,kutlamak için" diyince derin bir nefes verdim.
"Abla ben bugün biraz halsizim ama söz bizzat ben kutlama yemeği yapacağım yeğenim için olur mu?" dedim üzülmemesi için.
"Peki madem dinlen sen ama kötü olursan bana haber ver tamam mı?
aklım sende kalacak." diyince kafamı salladım.
Çantamı alıp aşağı indim,eve gidip dinlenmek gelecekti.Ayakkabılarımı giyerek ablamla vedalaştım.
Onların evine birkaç dakika bakakaldim.Duyduklarım o kadar saçma geliyordu ki,belki de buraya hiç gelmemeliydim diyordum bazen.
Ama ablam işin içine girince bunların hepsinin geçeceğine inandırıyordum kendimi bir şekilde.
"Ayperi!" gelen sesle gözlerimi kapattım sakin kalabilmek için, gerçekten bu mahalleye baştan gelmemeliydim.
Yanıma gelip sahte bir gülümseme kondurdu dudaklarına.
"Seni görmek ne hoş,bende daviyeteni ulaştıramadığım için üzülmüştüm." diyince göz devirdim.
"Sağol ama gerek yok pek gelebilecek gibi durmuyorum." diyince kaşlarını çattı.
"Olur mu hiç,herkes orada olacak sensiz olmaz." diyince konuşmaya başladım.
"Azra sen açık açık derdini söylesene,hayır yani bu rolü hiç yapamıyorsun çünkü." dedim.
O ise büyük bir kahkaha attı.
"Bunu bilmeme çok sevindim,madem çok istiyorsun o zaman açık konuşacağım.
En başından beri olduğu gibi Kürşat benimdi ve benim kalacak.Sen gelsen de gelmesen de biz yarın evleneceğiz.
Ama görmek istemiyorsan tabi orası sana kalmış,ne de olsa onu seviyorsun." diyince kan beynime sıçradı.
Kolunu kavrayıp sinirle konuşmaya başladım.
"Bana bak,mahalledeyiz falan dinlemem yakarım canını Azra.Ben kimseyi kimseden almaya çalışmadım,sen ilk önce evleneceğin adamın kimi sevdiğini öğren." diyerek bir adım geri çekildim.
"Ayrıca, yarın orada olacağım." dedim dağılmış yüzünü keyifle izleyerek.
Ne kadar kırılmış, yıkılmış olsamda kimsenin beni ezmesine müsade edemezdim,hemde böyle bir konuda.
"Ayperi" karşımda Gaye'yi görünce gülümsedim.
"Ne konuşuyordunuz o kızla?" dedi yüzünü buruşturarak.
"Yarın için beni davet etti." dedim tebessüm etmeye çalışarak.
"Ayperi özür dilerim ben sana söyleyecektim ama-" diyerek yüzünü eğdi acıyla.
"Ama?" dedim kaşlarımı çatarak.
"Abimi de seni de görüyorum ben, yani birbirinize karşı bir şeyler hissettiğiniz belli ama hep sustum, sen söylemeden ben böyle bir şey söylemek istemedim." diyince ne diyeceğimi bilemiyordum.
"Sorun yok Gaye ben en başından beri Azra'nın varlığının farkındayım ve kendimi sürekli geri çekiyorum.
Ama az önce söyledikleri beni sinirlendirdi,bende yarın orada olacağım söyledim." dedim kırık bir sesle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİLRUBA
Romance"Buradayım, aklım başıma yeni geldi Ayperi'm.Açmaz mısın bana tekrar kalbinin kapılarını? bize bir şans vermez misin?" diyince kafamı sağa sola salladım yavaşça. "Artık karşında eski Ayperi yok,senin için kendini bile düşünmeyen o kadın değilim artı...
