V.

1.7K 132 24
                                    



Bir hafta geçmişti, konuştuğumuz günün ardından bir hafta akıp gitmişti.

İşimi yapıyordum. Gerçekten işimi yapıyordum. Ona aynı annesi gibi davranıyordum. Onunla duş alıyordum, onunla oynuyordum, her şeyi onunla yapıyordum.

Anne gibi hissettiğim ilk sefer ise geceleri odasına gidip üzerini kontrol etmem olmuştu. Belki de böyledir demiştim sevgi.

Anneler içinde ki sevgilerini onları koruyarak gösteriyorlardır. Öyleydi de. Bende öyle yapmaya çalışıyordum. Onu yaptığı her şeyde izliyordum mesela. Yaptıgı hatalarda onu uyarıyordum. Kızmakdan daha çok yapmamasını istediğimi belli ederek ona anlatmaya çalışıyordum.

Tabi onun bir bebek, bir çocuk olduğunu unutmayarak.

Minho tuvalet eğitimini almıştı. Kimden aldı bilmiyorum ama öğrenmişti. Buna sevinmiştim.

Şimdi ise yine kahvaltı için merdivenlerden iniyorduk. Bir yandan esniyor bir yandan miniğin anlattıklarını dinliyordum.

"Ne kadar garip bir rüyaymış o öyle"

Gördüğü rüyayı anlatmaya çalışırken ki mimikleri görülmeye değerdi.

"Çok korkutucuydu"

Dudağımı onun gibi büzerek yanağını okşadım.

"Çok mu korktun?"

"Hıhı"

Merdivenden indiğimizde onu kucağımdan indirdim ve onun gibi diz çöktüm.

"İstersen bu gece benimle uyu?"

"Yee olur"

Sevincine gülerek elini tuttum.

"Önce kahvaltı"

Sessiz bir şekilde onu yerine oturtmuştum yine.

"Bugün anneyle uyuyacağız baba, biliyor musun?"

Gözlerimi açarak ona baktım. Fakat küçük gözleri babasındaydı.

Bay Kim gözlerini ondan çekip bana döndüğünde kaşlarını kaldırmıştı öyle mi dercesine.

"Kâbus görmüş, benimle yatabileceğini düşündüm."

Kahvesinden bir yudum içerek geriye yaslandı oturduğu sandalyede.

"Hayır odasında yatacabileceğini düşünüyorum."

Bu adam kesinlikle beni sinir ediyordu.

"Benimle yatmasında bir sakınca yok Bay Kim."

Yatmasında ne gibi bir sakınca olabilirdi ki zaten.

"Odasında yatacak Bay Park"

Sinirle sandalyemi geri ittim.

"Afiyet olsun"

Dişlerimi sıkarak odama ilerledim. Bu kadar katı olmak zorunda mıydı? Bunu kendine de oğluna da niye yapıyordu anlamıyordum.

Odamın önüne geldiğimde kapıyı açmadan arkama dönmüştüm.

"Niye geldiniz peşimden?"

Peşinden geldiğini tabii anlamıştım. Yüzünde ki siniri anlamıyordum ama.

"Öylece kalkamazsın masadan."

"Öyle mi?"

Kafamı yana yatırarak güldüm.

"Buna siz mi karar veriyorsunuz?"

Hiç düşünmeden cevapladı.

"Evet"

İf the mafia falls in love |vmin|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin