CÜRETKAR ~ SONSUZU YAŞAMAK | +18

10. Bölüm: ''İSTEK''

Beni wattpad üzerinden takibe almayı unutmayın! ❤

OY VE YORUMLARINIZI BEKLİYORUM. 

11'e son 1....

İyi okumalar... <3

🌙

10. İSTEK

''Benden ne istiyorsun?''

Benden ne istiyorum?

İçinde olduğum durum tam olarak kaybedeceğini bildiğin bir Boks masasında bilye yuvarlamak gibiydi. Bilye, Boks için özel olarak tasarlanan bir çeşit vardı ve oldukça ikiyüzlüydü. Çünkü efsanelere göre bilyeler adam seçiyordu, belki de Zenbar Elendes'in Boks masasında yenilmez olmasının sebebi buydu.

''Senden ne istediğimi söylemiştim?'' deyip benimle beraber yürüdüğü yolu geri aşarken göz ucuyla, metrelerce ötemde kalan Ring'e baktım. Dışarısı oldukça soğuktu, ellerimi cebime sokmama rağmen parmak uçlarımı hissetmiyordum.

''Kaybetme ihtimalini düşündün mü?'' diyerek ona beklemediği bir soru sorduğumda dudakları kibirli bir şekilde kıvrıldı. ''Bu Boks masası değil, oradaki gibi her yerde iyi olamazsın.''

''Her yerde iyiyim.'' Dedi eğlenircesine. Kısılmasına ve karanlığa rağmen gözlerindeki parıltıları seçtim, zihnimde ateş yaktılar. ''Fizikte, Boks'ta, yönetmekte, dövmede, liderlikte ve yat-''

''Tamam!'' deyip bir anda sözünü kestiğimde erkeksi bir sesle kıkırdadı. Bu tavrım onu eğlendirmiş olmalıydı. ''Hayatınla ilgili hiçbir detayı istemiyorum, özelin özelinde kalsın. Bana bize vereceklerini söyle.''

''Yat kullanmakta,'' dedi, gülmemek için kendisini tutuyor gibiydi. ''Yat kullanmak eski dönemlere ait, manuel yatlar artık yok denilecek kadar az. Yat kullanmakta da iyiyim en az aklından geçen konu kadar.''

Tenim karıncalandı, onun kelimelerini özgürce dile getirişi ona öfkeyle bakmama sebep olduğunda bir anda kahkaha attı.

Öfkemin üzerine yorgan serildi ve şaşkınlığım kaldı. Bu kadar keyif dolu güldüğünü ilk defa görüyordum. Aramızdaki diyaloglar ağırlıklı olarak çatışma ve öfke içerdiği için onun benim yanımda bu kadar korkusuzca gülüyor olması beni şaşırtmıştı.

Başı beladaydı.

Umurunda dahi değildi.

''Sana çok şey vereceğim ama dediğim gibi, senden sadece tek bir şey istiyorum. Buna bir anahtar de ya da bir tablet ama benim için kimlik.'' Elini ceketinin içine götürdü ve telefonunu çıkardı. Telefonu camdı ve ekranındaki logoların arkasından zemin gözüküyordu.

Telefonunun ekranında bir şeyler yaptı ve ekrandan hızla ışık kümesi dışarıya çıktı.

Hologram şekil karanlık yolun ortasında bizim aramızda duruyorken, tenine vuran ışıklar gözlerindeki karanlık ifadeyi aydınlatmaya yetmemişti.

''Bu kıyametin üçlüsünden birincisi.'' Dedi yavaşça. Ardından bir tuşa bastı ve iki tane daha çıktı. ''Bu da diğer ikisi, ilk gösterdiğim bana ait ve bende. Diğer ikisinden biri Norm'da ve üçüncüsü kayıp.''

İlk tablete baktım.

Arka planı simsiyahtı önünde ise altın sarısı oyuklar vardı. Altta ve üstte olan oyukların arasında arka plandaki siyahın aksine daha soluk renkte bir siyahla kafatası vardı ve kafatasının arkasında kanatlar vardı.