17. Bölüm: "KALP VE ZİHİN"

6.2K 298 43
                                    

Beni wattpad üzerinden takibe almayı unutmayın! ❤ (sosyal medyalarımı da en aşağıya koyduuum, bana yazdığınız ve benimle dedikodu yaptığınız anlar>>>>>>>>)

Pazar ve çarşamba, unutmayın <3

İyi okumalar... <3

🌙

17. KALP VE ZİHİN

Sol tarafta boş bir şişe, sağ tarafta ise dolu. İkisi yan yana. Hangisi dolu, hangisi boş?

İkisi de.

İkisi de dolu ve ikisi de boş.

Tıpkı zihnim gibi. Kafamın içi birbirine girmiş düşüncelerden oluşuyordu lakin ne düşündüğümü bile bilmiyor öylece boş bir zihinle duvara bakıyordum.

Zamanda yolculuk.

Zenbar Elendes'in sırrı ve mirası.

Dünya'dan gizlenen devasa bir bilimin kanıtı.

Sırtım hâlâ onun göğsüne yaslıydı. Bedenimiz karanlık odanın içinde salınıyor, korku ve panikle atan kalbim darbelerine son vermiyordu. Mental acı, fiziksel acının açabileceği bütün yaralardan daha fazlasını açardı.

Uzhan Elendes benim için mental bir yaraydı.

''Bunu yapamazsın.'' Dedi Zenbar sertçe. ''Zamanda yolculuk oyuncak değil.''

''Sen aptalsın,'' dedim yorgun bir tınıyla. ''Elinin altında böyle bir güç var, neden kullanmıyorsun?''

Görelilik, zaman yolculuğu tuzağı.

Uzhan Hocanın kullandığı kelimeler kafamın içinde dolandığında gözlerimi sımsıkı yumdum. Sanki bir el yüzüme inmek için kalkmış, ben refleks olarak gözlerimi yummuş gibiydim.

''Ben zeki bir adamım,'' ona ne şüphe... ''Sen şu an sağlıklı düşünemiyorsun, seni uyutacağım. Sonra da uyumaya gideceğim.''

Yavaşça geriye çekildiğinde sırtımdan ayrılan göğsü bedenimin soğuklukla sarmalanmasını sağlarken uzun kolları karnımdan ayrıldı ve beni yatağa serdi. Bir kolu yastığıma yaslıyken dirseği yastığımı eziyordu.

''Uyu güzel Vasmina,'' diye fısıldadı. Avucunu gözlerimin üzerine yasladı ve gözlerimin karanlıkta kalmasını sağladı. ''Sonsuzu Yaşa ama Arama, sonsuz seni yutar.''

''Sana inanmıyorum,'' diye mızmızlandığımda homurtusunu duydum.

''Neden benim babam?'' dedi kaçarcasına. ''Neden kendi anne ve babanı kurtarmak için zaman yolculuğu yapmıyorsun da benim babam için yapıyorsun?''

Sorusu göğüs kemiğime bir taş attı, cam gibi parçalara ayrılan göğüs kemiğim kaburgalarımın bir bir dökülmesini sağlarken göğsümdeki sancıyla baş başa kaldığımdan bir haberdi.

Sorusu vicdanıma asılan ipe ağırlık bağlayıp beni aşağıya çekmeye başladı. Gözlerimin üzerine kapanmış elinin üzerine elimi kapatarak çektiğimde bana karşı koymadı.

Elini olması gereken yere koydum. Dövmemin üzerine.

O donuk bir adamdı, sahip olduğu gölgeli karakterinin eseri içine kazılı olan mezara mı aitti yoksa onun babasının son gördüğü, son konuştuğu insan ben olduğum için miydi bu tavrı. Zenbar'ın gerçekte, babası hayattayken nasıl bir adam olduğunu merak ettim.

CÜRETKAR ~ SONSUZU YAŞAMAK | +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin