"Güven Duygusu ve Tabularımız - 1"

22 9 5
                                    

Uzun bir yolculukla tanıdın onu. Yollar git gide daralıyor ve nefesin kesiliyordu, tanımaya başladığın kişinin artık ilk gördüğün kişilikten uzak kalması.. aniden yorgunluk çöküyor, geç kalıyordun hayatın diğer yarısına.. birisini ne kadar yakından tanıdım ve bu tamam desen de, bu cümlenden sonra bilki artık daha da derinleşiyor her duygun ve düşüncelerin.. Artık daha fazla güveniyorsun, daha fazla inanınıyorsun, kanıyorsun. Ama kimin düşüncesine göre ? Elbette kendi gördüğün ve aklına yatan fikirler örtümüne göre. Sonradan çekeceğin acıların yansımasını şimdiden görebiliyorum oysaki ben. İnsan ben güvendim dediğinin yaptıklarına bakar kör kalır, endişelenmez, göz ardı edebilir. Lakin bu uçurumlar oluşturacak kadar sorunlar dağlarının oluşumuna ve engebeli arazilerin başlangıcına bir sura üflemekten başka hiçbirşey olmayabilir. Elbette her insanda bu tutum ve davranışların gerçekleşeceğine kesin kanaat getirmiyorum ama genel maksat sizleri önceden uyarmak ve tasarımlandırmaktır. Güven duygusu öznesel olarak şahsidir, herkesin güven sınırı değişiklik gösterir ve sorunlarımızın ana kaynakları güvensizlikle başlar. Aşk ve sevginin ana duvarı güven duygusundan geçer, iş mekanizmasının yapı taşı çalışmak gibi görünse de güven duygusu arkada dağ gibi belirir. Birisine kendinizi kanıtlamak ve ispat etmek için bile güven duygunuzu oluşturmanız gerekir, oluşturmanız için zamanınız yoksa bile toplum tarafından güven duyulan bireyleri kendinize referans gösterme eğilimi gösteririz. İhtiyaçlarımızın temini için bile güven oluşumu esastır. Toplumsal olarak güvensizliğimiz ne zaman ve nasıl başladı bir sonraki yazımda sizlere bundan bahsetmek istiyorum.

Sevgiyle ve muhabbetle kalın.

İnsan Hak'ta Hak İnsandaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin